Muris muvazaası olarak tanımlanan muvazaanın, niteliği itibariyle bir «nisbi (vasıflı) muvazaa» türü olduğu, miras bırakanın, mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak amacı ile gerçekte bağışlamak istediği taşınmazını tapuda satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi yaparak elinden çıkardığı, bu durumda görünürdeki sözleşmenin tarafların gerçek iradelerine uymaması, gizli bağış sözleşmesinin de «resmi şekil» koşulundan yoksun olması nedeniyle geçersiz olduğu-
«Düzenleme şeklinde» (re’sen) değil de, «onaylama şeklinde» yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geçerli olmayacağı-
Tapulu taşınmazların tapu memuru huzurunda yapılmayan (harici) satış sözleşmeleri ile noterde yapılmayan satış vaadi sözleşmeleri geçersiz (MK. 634, Tapu K. 26, Not. K. 60) ise de, alıcının -sözleşme gereği- satış bedelinin tamamını/ bir kısmını ödemesine rağmen, satıcı davalının sattığı taşınmazın tapusunu vermekten kaçınması ve alıcının dava konusu taşınmazın dava tarihindeki kıymetinin tazminat olarak kendisine ödenmesini talep etmesi halinde, satıcının «aralarındaki taşınmaz satış sözleşmesinin şekil koşuluna uyulmamış olması nedeniyle geçersiz olduğunu (ve «alıcının sadece ödediği parayı geri isteyebileceğini)» ileri sürmesinin dürüstlük kuralına aykırı olacağı–
Geçersiz sözleşmeye veya bunun feshine dayanılarak istemde bulunulamayacağı, ancak davacının giderleri karşılığında yapıldığı iddia edilen işler nedeniyle, davalı iş sahibinin mamelekinde bir artış ortaya gelmiş ya da davalı iş sahibi için artı değer yaratılmış ise; davacının haksız iktisap nedeni ile o oranda bedel isteyebileceği-
Sebepsiz zenginleşme davalarında, «zenginleşmenin iyiniyetli sayı-lıp sayılmayacağı»nın MK. 3 hükmüne göre belirleneceği ve «olayın özelliklerinin, zenginleşmenin iyiniyetle olmadığını açıkça gösterdiği durumlarda» bu iddianın ispat edilmiş sayılacağı–
Temyiz kudreti bulunmayan kişinin yaptığı işlemlerin hukuki sonuç doğurmayacağı,karşı tarafın iyiniyetli olmasının o işlemi geçerli kılmayacağı, temyiz kudretinin nisbi bir kavram olduğu, kişiye, işlem ve eyleme göre değişeceği, (miras bırakanın vekalet verdiği tarihte hukuki ehliyete sahip olmadığının saptanması halinde,vekil aracılığı ile yaptığı temliklerin -ya da doğrudan doğruya kendisinin yaptığı akitlerin- hükümsüz olacağı)–
Tapulu taşınmazdaki miras payının, mirasçı dışındaki bir üçüncü kişiye devrinin geçerli olması için, bunun mutlaka resmi şekilde yapılması gerektiği -
Resmi biçimde yapılmadığı için geçersiz olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca müteahhit tarafından yapılan masraflar, iş sahibinin malvarlığında bir artış meydana getirmişse, sebepsiz zenginleşme kurallarına göre, bunların müteahhit tarafından istenebileceği-