İİK'nun 74. maddesinin içeriğine uygun beyanı içermeyen (örneğin; 'yaşayış tarzına göre geçim kaynaklarını açıklamayan'; 'her türlü kazanç ve gelirine göre takip konusu borcu ne şekilde ödeyeceğini belirtmeyen'; 'gerek kendisinde ve gerekse üçüncü kişilerde bulunan mal, hak ve alacaklarından borcuna yetecek miktarı bildirmeyen') beyanların 'gerçeğe aykırı beyanda bulunma' suçunu oluşturmayacağı–
İcra ve İflas Kanununun 74 üncü maddesine göre verilmesi gereken mal beyanında, tüm mal varlığının bildirilmesine gerek olmayıp, borcu karşılar nitelikte olmasının yeterli olduğu-
Sanığın, ödeme (icra) emrinin tebliğinden önce, başka icra dosyaları nedeniyle üzerinde çok sayıda haciz bulunan (ve takip konusu borcu karşılamaktan uzak olan) taşınır ve taşınmazlarını mal beyanı dilekçesinde bildirmemiş olmasının, İİK. 338'e göre suç teşkil etmeyeceği–
İİK'nun 349. maddesinde yazılı ihtar yerine HUMK'nun 508, 509 ve 510. maddelerinde yazılı ihtarları içeren davetiye çıkarılarak, sanığın yokluğunda karar verilemeyeceği–
Mal beyanı dilekçesinde borcu karşılayacak düzeyde malvarlığını göstermiş olan borçlunun, başka mallarını bildirmemiş olmasının, İİK. 338'deki suçu oluşturmayacağı–
"Gerçeğe aykırı beyanda bulunma" suçundan dolayı sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeden "paraya çevrilmesine ve ertelenmesine yer olmadığına" karar verilemeyeceği–
Takip konusu borcun ne şekilde ödeneceğini içermeyen mal bildirimi geçersiz olması nedeniyle, sanığa isnat edilen gerçeğe aykırı mal bildiriminde bulunma suçunun oluşmayacağı-