Haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin davada dosya kapsamına uygun kararın gerekçesinin açıklanması gerekirken, uygun düşmeyen gerekçeyle hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
İstek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekeceği-
Zilyetlik, TMK. mad. 713/2. gereğince tapu iptali ve tescil istemi yönünden; paylarının iptali istenilen kayıt maliklerinin bilinen kişiler olduğunun dosya kapsamından, anlaşılmasına göre, davanın reddine karar verilmiş olmasında hukuka aykırılık bulunmadığı- Karşı davacının TMK. mad. 501 uyarınca açtığı karşı dava konusunda tarafların karşılıklı delillerinin toplanması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, bu hususta olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamış olmasının isabetsiz olduğu-
Mahkemenin "kısa kararı"nda 'davanın reddine, icra inkar tazminatına hükmolunmasına yer olmadığına' denildiği halde, 'gerekçeli karar'da sadece 'davanın reddine' denilmiş, tazminat ile ilgili olarak hükme veya açıklamaya yer verilmemiş olduğu, böylece tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmış olduğundan, bu durumun, HMK m. 298/2'ye aykırılık teşkil ettiği-
Mahkemece, davacıların bu talepleri hakkında hüküm kurulması gerekirken HMK'nun 297. maddesine aykırı olacak şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Mahkemece hüküm kısmında davalıya yüklenen borç miktarı belirtilmeksizin “davanın kabulü ile Bursa 16. İcra Müdürlüğü’nün 2012/11020 Esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına” karar verilmiş olmasının kararın infaz edilebilirliğini zorlaştırdığı, hüküm kısmında taraflara yüklenen borç ve tanınan haklar açıkça belirtilmesi gerekirken bu hususa aykırı düşecek şeklide yazılı biçimde karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-
Uyuşmazlık konusu yevmiye ve ikramiye farkı, yıpranma primi alacaklarını, davacı; sendikaya üye olduğu ve toplu iş sözleşmesinden yaralanabileceği tarihi, çalışma süresini, en son ödenen ücreti, toplu iş sözleşmesi gereği alması gerektiğini iddia ettiği aylık ücret miktarını, yan alacaklarını iş yerinde uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümleri gereğince belirleyebilecek durumda olduğundan, talep edilen alacak kalemlerinin belirsiz alacak olmadığı-