Usul ve yasaya uygun şekilde kısa karar oluşturulmaksızın, gerekçeli karar yazıldığının anlaşıldığı, davacının çalıştığı süreler ve işverenlerin net olarak gösterilmediği böyle bir hükmün, infazı sırasında bir faydası olmayacağı gibi tam aksine tereddüt oluşturacağı ve ortada hukuki varlık kazanmış bir kararın mevcut olmadığı, kamu düzeni amacıyla konulmuş, emredici hükümlerden olan yasal düzenlemelere aykırı olarak davanın yürütülüp sonuçlandırılmasının, usul ve yasaya aykırı olduğu-
Mahkemece, davalı lehine yapılan bozmaya uyulmasına rağmen yasal gerekçe gösterilmeden bozulan karardaki miktardan daha yüksek tutarda fazla çalışma % 5 fazlası alacağına hükmedilmesinin ve dava konusu tüm taleplerle ilgili olarak HMK.nun 297. maddesine uygun bir şekilde karar verilmemesinin hatalı olduğu-
İçeriği dahi açıklanmayan bilirkişi raporuna atıf kararın gerekçeli olduğunu göstermeyeceği, gerekçesiz karar yazılmasının, adil yargılanma hakkının ihlali olduğu-
Mahkemece davacının fazla mesai ücreti alacağı hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği, mahkemece, HMK’nun 297. maddesine muhalefet edilmesinin hatalı olduğu-
Kısa ve gerekçeli kararlara ilişkin hükümde, asıl alacağın " TL icra gideri, vekalet ücreti ile " tahsiline karar verilmiş olmasına rağmen, anılan kalemlere ilişkin miktarın belirtilmemesi hali, bu şekliyle infaz sırasında tereddüde sebebiyet vereceğinden hükmün infaza elverişli olmadığı-