Mahkemece asıl alacağa yönelik itirazın kaldırılması talebinin, bu yönde bir itiraz olmadığından kabulü gerekirken asıl alacak bakımından itirazın kaldırılması talebinin reddi ile esas hakkında karar verilirken ne miktar asıl alacak ne miktar faiz yönünden itirazın kaldırıldığı belirtilmeden HMK 297/2 maddesine uygun olmayacak ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Gerekçede tefhim edilen hükme aykırı hüküm kurularak kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
UYAP sistemi üzerinden alınan kısa kararla gerekçeli karar arasında açık bir çelişki ortaya çıkmış olup böyle bir durumun bozma nedeni oluşturacağı ve bozmadan sonra mahkemenin önceki kısa kararla bağlı olmaksızın çelişkiyi giderme koşuluyla vicdani kanaatine göre karar verebileceği-
Borçlu vekilinin İcra Mahkemesi’ne başvuru nedenleri arasında vekalet ilişkisinin ölüm nedeniyle sona erdiği bu sebeple yapılan işlemlerin geçerli olmadığı, ..... İcra Müdürlüğü'nün ...... Esas sayılı icra dosyasına konu alacağın temlik edilmesinden dolayı haczin mümkün olmadığı, İİK'nun 78, 106 ve 110 maddeleri gereğince takip ve haczin düştüğü, takibin durdurulması ve haczin fekki taleplerinin İcra Müdürlüğünce ret edildiği, vekalet ücreti alacağının da (rüçhanlı alacaklardan olduğu ve) haczedilemeyeceği yönünde de şikayetlerinin bulunduğu, İcra Mahkemesi'nce bu konularda olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği, mahkemece, anılan şikayetler değerlendirilerek oluşacak kanaate göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Kısmen kabule karar verilmesine rağmen kabul ve reddedilen miktarın açıkça yer almadığı anlaşıldığından, bu hususun HMK.'nun 297. maddesine aykırı olduğu-
Davacının iptalini istediği uyarı cezasına yönelik talebi bakımından hüküm kısmında bir değerlendirme yapılmadan sadece diğer talebi yönünden hüküm kurulmasının hükmün bozulmasını gerektireceği-
Mahkeme kararında, hüküm kısmında davacının "manevi tazminat talebi reddedildiği" halde, gerekçe kısmında bu talebin "neden reddedildiğine ilişkin bir açıklama yapılmadığı" ve manevi tazminat talebinin "gerekçesiz olarak reddedildiği" anlaşıldığından, bu hükmün usul ve yasaya aykırı olduğu-
Alacak davası, kısa kararda “... 331.227,22 TL nin...", hüküm fıkrasında ise “..... 31.227,22 TL' nin" dava tarihinden itibaren tahsiline ilişkin karar verildiği görüldüğünden, kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulması nedeniyle hükmün bozulması gerektiği-
Mahkemece gerekçeli kararın hüküm kısmında mahsup tarihinden itibaren şeklinde faize hükmedildiği halde faizin başlangıç tarihinin açık bir şekilde yazılmadığı, zira bu tarihin kararın gerekçe kısmında da yazılı olmadığı anlaşılmakla, kararın bu hali ile infaz kabiliyeti taşımadığı, bu eksikliğin tavzihle de giderilemeyeceği-
Dava dilekçesinde, aynen ifa, mümkün değilse tazminat ile birlikte kira kaybına hükmedilmesi talep edilmiş olup yargılama sırasında bu talep atiye terk etmiş olmasına karşın mahkemece, atiye terk edilen kira kaybı talebi ile ilgili hükümde olumlu yada olumsuz her hangi bir karar verilmemesinin isabetsiz olduğu-