Hakim bozma ilamına uymak zorunda olmayıp eski kararında direnebileceği; ancak, bozma nedenlerinin kamu düzenine ilişkin ve dolayısıyla hakimin kendiliğinden (resen) göz önünde bulundurması gereken nedenlerden olmaması halinde taraflar veya vekillerinin, bozma kararına uyulmasını istemişlerse, artık mahkeme bozma ilamına uymak zorunda olup önceki kararda direnemeyeceği-
Davaya konu bağımsız bölümlerin bulunduğu bloktaki kat malikleri kurulunun seçip atadığı yöneticinin; o bloğa ilişkin ortak gider alacağına yönelik icra takibinde bulunma ve dava açma hak ve ehliyetine sahip olduğu, dolayısıyla aktif husumet ehliyetinin bulunduğu-
Abonelik iptal edilmedikçe elektriği kullananla birlikte abonelik sözleşmesi uyarınca abone de müştereken ve müteselsilen sorumlu olup, kiracının kullandığı elektrik enerjisi bedelinden, davalı abonenin de sorumlu olacağı-
Davalının haksız eylemi nedeni ile davacının uğradığı zarar tutarını belirleyen bilirkişi, raporunda çiçek soğanı zararı ve çiçek zararını ayrı kalemler olarak belirlemiştir. Toplam zarar tutarı üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken, yalnız çiçek zararı esas alınarak itirazın bu kısım zarar tutarı için iptaline karar verilmiş bulunmasının bozmayı gerektireceği-
Kooperatiften ayrılan ortak, ödemiş olduğu aidatın tamamını değil, ayrıldığı yıl bilançosuna göre hesaplanacak olan masraf hissesi düşüldükten sonra bakiyesinin iadesini talep hakkına haiz olup, ayrıldığı yılın bilançosunun genel kurulca kabulü sureti ile kesinleşmesinden itibaren bir ayın sonunda davalı temerrüde düşer. Ancak, ayrılan ortağın yerine yeni ortak alınması halinde, eski ortağın yapmış olduğu ödemelerin derhal kendisine iade edilmesi gerekmektedir. Belirtilen bu iki durumda da iade edilecek aidatlar bakımından ifa günü belli olup, kooperatifin temerrüde düşürülmesi için ayrıca ihtar edilmesine gerek olmayacağı-
Dava, taşımadan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, dava konusu olan taşıma akdine dayalı alacağın, tazminat niteliğinde bulunmadığı, önceden bilinebilirlik vasfı ile İİK. nun 67 maddesi gereğince davacı tarafın icra inkâr tazminatı isteminin kabulü gerekeceği-
Ticari şirket olan davacının bütün delillerini ibraz etmediği ve kayıtların bütün defterlerle doğrulanmadığı, yine ticari şirket olan davalı da defterlerinin tasdikini yasal sürede yapmadığından, her iki tarafın defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği-
Eser sözleşmesinden kaynaklanan davalarda; bir eserin meydana getirildiği, bunun iş sahibine ifa olarak sunulduğunun ispatı, iddia eden yükleniciye, buna karşılık ödemeler varsa, bunun ispatının da ödeme definde bulunan iş sahibine düşeceği-
Eldeki uyuşmazlık yönüyle, satış bedelinin miktarı itibarı ile, teslim savunmasının 1086 sayılı HUMK. nun 228. maddesi uyarınca yazılı delille kanıtlanması zorunlu olduğu gibi, aynı Kanunun 293. maddesinde gösterilen, tanıkla kanıtlama olanağının tanındığı hallerden herhangi birinin varlığı da, davacı tarafça ileri sürülmemiştir. Somut olayda, davalının, teslim savunması yönünde davacının tanık dinletilmesine açık bir muvafakati olmadığı gibi; tersine, davalı vekili, buna muvafakat etmediğini açıkça bildirmiştir. Bu durumda, davacı satıcı, “dava konusu satılanı davalı alıcıya teslim etmiş olduğu” yönündeki savunmasını yazılı delille kanıtlamak zorundadır. Mahkemenin buna rağmen dinlediği tanıkların beyanlarına itibar edilemeyeceği-