Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile takibin devamına ve davacı yararına icra inkar tazminatına, "mükerrer icra takibi nedeniyle davalı yararına kötüniyet tazminatına karar verilmesinin isabetli olduğu- Bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenemeyeceği-
Taraflar arasındaki kooperatif aidat borcundan kaynaklanan itirazın iptali davası- "Kur'aya dahil olsa bile arsa sahibi ortağın şerefiye parası ödeyeceğine" ilişkin sözleşmede hüküm bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğ-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Dava eser sözleşmesine dayalı ödenmeyen iş bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir. Davalı borçlu, icra takibine itirazında yetki itirazında bulunmuştur. Eser sözleşmesinin ifa edileceği yer belli olduğundan ve sözleşmeden doğan para alacağı götürülecek borçlardan olmadığından BK.’ nun 73. maddesinin somut olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. Mahkemece yetkili icra dairesinde yapılmış bir takip bulunmadığından davanın icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle reddi gerekirken, yetki itirazının reddedilerek işin esası hakkında hüküm tesis edilmesinin, hükmün bozulmasına neden olacağı-
Davanın, nakliyat sigorta poliçesine dayalı tazminatın rücuen tahsili amacıyla yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davacıdan davalının taşıyıcı olduğuna dair delilleri sorulup, özellikle hava yük senetlerinin Türkçe’ye tercümelerinin yaptırılmasından sonra navlunun kime ödendiği üzerinde durularak davalının taraf sıfatının açıklığa kavuşturulmasının gerekeceği, taşıma havayoluyla yapılan bir taşıma olduğu halde CMR hükümlerine tabi taşıma olarak nitelendirilmesinin doğru görülmediği, Varşova Konvansiyonu hükümleri doğrultusunda sigorta ve hava taşıması konusunda uzman bilirkişiye inceleme yaptırılarak karar verilmesinin gerektiği-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Takibe ve davaya konu edilen teminat mektuplarının dava açıldıktan sonra iade edildiği dosyaya aldırılan bilirkişi raporlarından anlaşılmaktadır. Bu durumda iade edilen dava konusu mektuplar yönünden dava konusuz kalmış olmakla birlikte somut olayda davacının dava açılmasına sebebiyet vermediği halde anılan teminat mektupları yönünden davacının vekalet ücreti ve yargılama giderleri ile sorumlu tutulmasının yerinde olmayacağı-
Hiç bir menfaati olmayan, ticari bir gaye gütmeyen, sadece dostane ilişkiler nedeniyle tüketime yönelik banka kredi kartı kullanılmasına imkân tanımak için verilen teminatın, ‘’garanti’’ sözcüğü de kullanılsa; kefalet amacına yönelik olduğunun kabulü gerekir. BK.’ nun 484. maddesi uyarınca kefaletin geçerli olabilmesi için, kefilin sorumlu olacağı muayyen bir miktarın sözleşmede gösterilmesi, bu miktarın kefalet sözleşmesinden veya kefil olunan sözleşmeden açıkça anlaşılması, en azından asıl borçlu için kredi kartının açılış limitinin sözleşmede gösterilmiş olması gereklidir. Somut olayda; kefil olunan sözleşmede kredi kartı limiti 3.000 YTL olarak belirlendiğinden, davalının bu miktar ile sorumluluğu hususunda 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununun 24/son fıkrası gözetilerek bir değerlendirme yapılması gerekeceği-