Ödenmeyen aidat borcunun tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin davada, kooperatif yönetim kuruluna bu protokolü imza için genel kurulca yetki verilip verilmediği, protokol uyarınca tarafların yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, projede öngörülen işlerin yapılıp yapılmadığı ve davalının protokolün 4.maddesinde kabul edilen ödeme yükümlülüklerine uyup uymadığı konularında bilirkişiden ek rapor alınarak, oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiği-
Zamanaşımına uğrayan çek temel ilişki yönünden yazılı delil başlangıcı niteliğinde olup, çeki elinde bulunduran hamilin kendi cirantasına karşı temel ilişkiye dayanarak çek bedelini talep edebileceği ve bu durumda çek hamilinin temel ilişki nedeni ile alacaklı olduğunu tanık dâhil her türlü delil ile ispat edebileceği- Davacı hamil temel ilişki yönünden tanık deliline dayanmış ise de dinlenen tanıkların beyanları temel ilişkinin varlığını ortaya koyacak nitelikte olmadığından, mahkemece bu yönler gözetilerek bir karar verilmesi gerektiği-
Davalı, davacı banka ile dava dışı şirket arasında imzalanan kredi sözleşmesinin müteselsil kefilidir. Kefil, kefalet limiti ve kendi temerrüdünün sonuçlarından sorumludur. Davalı, kefalet limiti ile sorumlu tutulmuşsa da “davacı bankaya borcu bulunmadığını” savunduğuna göre, davacı bankanın takip tarihi itibarıyla alacağının kefilin sorumluluğuna ilişkin ilke doğrultusunda ve davalının 14.07.2009 tarihli sözleşmede kefil sıfatıyla imzası bulunmadığı gözetilerek, Yargıtay denetimine olanak sağlayacak şekilde asıl borcun oluşumu, davalı kefilin sorumlu olduğu miktarın saptanması ile ilgili olarak yeni bir rapor alınması ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının bozmayı gerektireceği-
İİK’ nun 147. maddesine göre taşınır rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takipte ödeme emrine itiraz halinde aynı Kanunun 62. maddesinden 72. maddeye kadar olan hükümleri uygulanır. İİK’ nun 68. maddesinin 1. fıkrasına göre itirazın tebliğinden itibaren 6 ay içinde “itirazın kaldırılmasını” istemeyen alacaklının, yeniden ilamsız takip yapamayacağı-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Davalı, davaya konu icra takip dosyasında icra dairesinin yetkisine açıkça itiraz etmiş olup, mahkemece yetki itirazı konusunda olumlu veya olumsuz karar verilmemesinin bozmayı gerektireceği-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Alacak tespiti içermeyen ipotek tesisine ilişkin talepnamenin İİK. mad. 38’de belirtilen ilam niteliğindeki belgelerden olmadığı, ilamlı takibe konu edilemeyeceği-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-