Dava trafik kazasından kaynaklanmakta olup, trafik kazasının netice itibari ile bir haksız fiil olduğu, davacı tarafın HMK'nun 16. maddesi gereğince seçimlik hakkını kullanarak kendi ikametgahı(zarar gören olarak) mahkemesinde dava açtığı, kaldı ki davalılar yetki itirazında da bulunmamış olup, mahkemece re'sen nazara alınması gereken kesin yetki halinin de söz konusu olmadığı, bu durumda mahkemece, işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Değeri 3.300,00 TL ve üzeri olan uyuşmazlıklarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, bu hususun dava şartı olup, tüketici mahkemelerince re'sen dikkate alınması gerekeceği-
Üçüncü kişinin çalışanının üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı bu durumda,  3. şahıs tarafından usulüne uygun yapılmış bir istihkak iddiası bulunmadığından davacı alacaklının İİK. mad. 99 uyarınca istihkak davası açmakta hukuki yararının olmayacağı-
Dava konusu 165 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı incelendiğinde taşınmazın Boğaz Köyü Tüzel kişiliği adına 15.11.2002 tarihinde hükmen tescil edildiği, tescile dayanak ilamda Hazine'nin taraf olduğu, kararın 15.11.2002 tarihinde kesinleştiği Boğaz Köyü Tüzel Kişiliği adına tapu kaydının oluştuğu, davalının da taşınmazı 29.05.2014 tarihinde tapuda tashihen devraldığı; bu durumda dava konusu parselin tapuya tesciline esas olan Karacabey Kadastro Mahkemesi'nin 25.08.2000 tarih 1994/4 Esas ve 2000/1 Karar sayılı ilamının eldeki dava yönünden kesin hüküm oluşturduğu açık olup, davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesinin gerektiği-
Orman parseli üzerinde meydana getirilen muhdesatlara yasallık sağlayacak şekilde tespit kararının verilemeyeceği-
HMK'nın yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden önce açılan davada, gider avansının yatırılmasına ilişkin ara kararının verildiği tarih itibariyle dilekçeler aşaması tamamlanmış olup yargılama tahkikat aşamasında bulunduğundan, HUMK döneminde açılan ve tahkikat aşamasında bulunan davada, HMK'nın 324. maddesi uyarınca delil avansı istenebileceğinin kabulü ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, tebligat gideri, tanık gideri, keşif ve bilirkişi gideri vb. için istenilen masrafın, dava şartı olan gider avansı olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğu-
Yabancı bayraklı gemide kaptan olarak çalışan davacının, hizmet sözleşmesi ve iş hukuku hükümlerine dayalı alacağının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin davada, hizmetin ifa edildiği geminin, Türk bayraklı olmayıp yabancı bayraklı olması nedeniyle uyuşmazlığın, Türk bayraklı gemilerde bir hizmet akdi ile yapılan çalışmaları düzenleyen 854 sayılı D. İş Kanunu'nun 1. maddesi kapsamı dışında kaldığı, bu durumda mahkemece, taraflar arasındaki temel ilişkinin hizmet akdinden kaynaklanıp, uygulanacak hükümlerin de hizmet sözleşmesine ilişkin hükümler olduğu, uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanunu'nda öngörülen hususlardan da doğmadığı ve davacının alacaklarının BK hükümlerine göre tespiti gerektiği gözönüne alındığında davaya bakmakla Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğu-
Taraflara arasında davalının teknesine akaryakıt ikmali hususunda satım ilişkisi olduğu , davalı vekilinin dosya içeriğindeki beyanlarından, irsaliyeli faturalardan ve teslim tutanaklarından anlaşıldığından, talebin bir para alacağının tahsili istemine ilişkin olması nedeniyle icra takibinin alacaklının ikametgahı icra müdürlüğünde de yapılabileceği-
taraflar arasındaki kredi sözleşmeleri ve diğer belge ve evrakların dosyaya ibrazı sağlanarak sözleşmelerin içeriği de dikkate alınmak suretiyle taraflar arasındaki ilişkinin ticari nitelikte mi yoksa tüketici işlemi mi olduğu değerlendirilmeksizin eksik incelemeye dayalı olarak verilen görevsizlik kararı verilemeyeceği-
Genel kredi sözleşmesine istinaden kullanılan kredilerden masraf ve komisyon adı altında tahsil edilen bedellerin istirdatı istemine ilişkin davada, bilirkişi raporunda genel kredi sözleşmesinin tek başına taraflar arasındaki işlemlerin tamamının ticari nitelikte olduğunu gösterir bir belge olmadığı belirtildiğinden, mahkemece belirtilen hususlarla ilgili bilgi ve belgeler taraflardan sorulup getirtilerek oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekeceği-