Davalının borca itirazında aylık kira miktarına açıkça itiraz etmediği ancak duruşmada aylık kiranın 200-TL olduğunu kabul ettiği, bu durumun davacının dayandığı senet metninden anlaşılan itiraz sebeplerini değiştirip genişletebileceği anlamına geldiği-
Kiralananın 2886 Sayılı Kanuna göre ihale ile kiraya verilmediği, kiraya verenin ancak Yasada belirtilen tahliye sebeplerinden birine dayanmak suretiyle sözleşmeyi sona erdirebileceği-
Ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal otuz günlük ödeme süresi beklenilmeden tahliye isteminde bulunulmaması gerekeceği-
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı durumlarda davaya bakmakla görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu-
Alacaklı tarafından borçlu hakkında açılan alacak davasında "....5 aylık kira bedelinin ... davacıya ödenmesine,..." karar verildiği anlaşılmakla, sözü edilen ilam, alacak davasının yapılan yargılaması sonucu verilen bir ilam olup; bu ilama dayalı olarak alacaklının, borçlunun itirazı ile duran icra takibine devam edilmesini isteyemeyeceği- Alacaklı tarafından itirazın kaldırılması veya itirazın iptali yolunda bir karar icra dairesine sunulmadığına göre takibin devamına olanak bulunmadığı-
İİK.nun 269/1 maddesi göndermesi ile Borçlar Kanunu’nun 260.maddesi gereğince 30 günlük ödeme süresinin dolması beklenmeden alacaklının icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunmaması gerekeceği-
Borçlu tarafından aidat alacağına dayalı olarak adi kiraya ve hasılat kiralarına ait takip yapılamayacağına yönelik iddia şikayet niteliğinde olup icra mahkemesinde bu konuda bir karar verilmesi gerekeceği-
İİK nun 269/1. maddesi yollaması ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanun'unun 315. maddesinde yer alan yasal otuz günlük ödeme süresinin ödeme emrinde açıkça yazılması zorunlu olup, yasal koşulları içermeyen ödeme emri hukuki sonuç doğurmayacağından bu ödeme emrine bağlı olarak tahliye kararı verilmemesi gerekeceği-