• 538 sayılı Kanuna ait Hükümet Tasarısı Gerekçesi

     «Evvela borçlu kendisine izafe edilen kira aktindeki imzayı reddediyorsa bunu itirazında açıkça belirtmesi istenilmiş, aksi takdirde mevzubahis takipte imzanın kendisinden sadır sayılacağı esası burada da kabul edilmiştir (m. 292), saniyen borçlunun, ‘borç miktarının, kamu düşüncesi ile konulmuş hükümlere uymadığı’ yolundaki itirazı, ancak bu babtaki iddiasının resmi mercilerin kararı ile tevsik olunması halinde nazara alınacağı, aksi takdirde itirazın kaldırılmasına karar verileceği esası, vaz olunmuştur (m. 269 v.). Bundan başka kira aktini reddeden borçlunun itiraz sebebi ile bağlı olduğu ve ‘kira akti ve bab hükümlerince isbat olunduğu takdirde borçlunun bilahare tediye ve takas def'ilerinde bulunamayacağı’ hükmü sevkedilmiştir (m. 269 b.).

    Buna mukabil kira aktindeki imzanın borçlu tarafından reddi halinde itirazın muvakkaten kaldırılması zımnındaki imza tahkikine gidebilmesi hususunda para borçları hakkındaki sistemden tahliye mevzuunda ayrılmış ve bu takdirde alacaklının mahkemeye müracaatı esası kabul olunmuştur. Fakat bu takdirde mahkeme imzanın sübutuna karar verdiği zaman, imza inkarından dolayı borçlu hakkındaki derpiş edilmiş olan para cezası burada da ipka edilmiştir (m. 260 b.s.f.). Diğer cihetten de ‘alacaklının mahkemeye gitmeye mecbur kalması halinde, ihtarlı ödeme emrinin Borçlar Kanununun 260 ve 288 inci madde hükümleri mucibince keşidesi gereken ihtar yerine geçeceği’ de ayrıca kabul olunmuş ve bu suretle alacaklı ikinci bir ihtarname keşide etmek külfetinden vereste kalınmıştır.

    Bundan başka ‘mercice tahliye kararı verildiği takdirde buna müsteniden tahliyenin icra edilebilmesi için ayrıca bir icra emrine ihtiyaç olmadığı’ yolunda bugünkü tatbikatımızda içtihatların birleştirilmesi kararı ile birleşmiş hal tarzı ipka olunmuş, yalnız tahliyeye borçlunun gıyabında karar verilmiş olması halinde kararın tebliği şartına ihtiyat görülmüştür (m. 269-c). Mercice verilecek tahliye kararının temyizi sebebiyle 36. madde hükmüne tevfikan icranın tehiri istenebileceği yolunda bugün tatbikatımızda yer alan kaide de kanunlaştırılmıştır (Aynı madde).»



  • C. Senatosu Anayasa ve Adalet Komisyonu Raporu Gerekçesi

     «67 nci maddede yapılan değişikliğe paralel olarak ‘borçlu tarafından yapılan itirazların alacaklıya tebliği esası’ burada da kabul edilmiş ve bu maksatla üçüncü fıkrada gereken ilave yapılmıştır.»