İİK.'nın 257. maddesine göre, ihtiyati haciz istenebilmesi için alacağın vadesinin gelmesi ve rehinle temin edilmemiş olması gerekeceği- Dosyada mevcut ipotek senedinin 5. maddesinde "ipotek verenin asıl borçlu lehine müteselsilen kefil olduğu" belirtilmiş ise de, ipotek senedinin 1. maddesinde "asıl borçlunun yanı sıra kendi borçları ve kefaleti için de ipotek verdiği" belirtilmiş olmakla, "İİK.'nın 257. maddesi uyarınca ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı gözetilmeksizin, mahkemece "ipotek veren sıfatı taşıması ve İİK.'nın 265. maddesindeki itiraz nedenleri bulunmadığı" gerekçesiyle, ihtiyati hacze itirazının reddine karar verilemeyeceği-
Mahkemece, "ihtiyati haciz kararının istenebilmesi için İİK'nun 257 maddesinde ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 586. maddesinde öngörülen koşulların oluşmadığı" gerekçesi ile "itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına" karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece; "asıl borçlu hakkında iflas ertelemesi talebi kabul edilip, takiplerin tedbiren durdurulduğu, açıkça ödeme güçlüğü içinde olduğu, itiraz edenlerin de müteselsil kefil oldukları, kredi borcunun ödenmediği, hesabın katedildiği, borcun muaccel olduğu anlaşılmakla borçlular hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesinin yasal düzenlemelere uygun olduğu" gerekçesiyle "itirazın reddine" karar verilmesi gerektiği
Mahkemece, "somut olayda ileri sürülen itiraz sebeplerinin İİK’nın 265. maddesinde sayılan sebeplerden olmadığı, dava konusu çekin keşide yerinin İstanbul olması sebebiyle ihtiyati haciz kararının yetkili mahkemece verildiği" gerekçesiyle "itirazın reddine" karar verilmesi gerektiği-
İhtiyati haciz kararına konu iki adet bono üzerinde "devir teminat senedidir" şerhi bulunması ihtiyati haciz kararı verilmesine engel olmadığı-
İİK'nın 265. maddesinde sınırlı şekilde sayıldığı, imzaya itirazın bu sebepler arasında bulunmadığı-
Mahkemece; "talebe konu çekle ödeme yasağı bulunmasının ihtiyati haciz kararı verilmesine engel teşkil etmeyeceği, davacı tarafın itirazının İİK 265 maddesinde gösterilen sebepler içinde de yer almadığı" gerekçesi ile "itirazın reddine" karar verilmesi gerektiği-
İhtiyati hacze dayanak çek iptal edilmiş olduğundan ihtiyati haczin kaldırılması gerekeceği-
İhtiyati haciz kararına itiraz eden (borçlu) vekilinin, "alacaklının kambiyo senedine dayalı alacağı nedeniyle aleyhine ihtiyati haciz talebinde bulunduğunu, ihtiyati haciz talebinin mahkemece kabulü üzerine ihtiyati haciz kararına karşı itirazda bulunduklarını talebe konu bono üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığı iddiası ile icra hukuk mahkemesinde dava açtıklarını, mahkemece dava sonucunun beklenmesi gerektiğini" belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep ettiği, fakat itiraz nedenlerinin İİK'nın 265. maddesinde sayılı sebeplerden olmadığı-
İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın tam olarak ispatının aranmayacağı, yaklaşık bir kanaat uyandıracak belge ve kanıtların sunulmasının yeterli olacağı, dosyada bulunan Genel Kredi Sözleşmesi'nin borçlu tarafından kefil sıfatıyla imza edilmiş ve kendisine hesap kat ihtarı da gönderilmiş bulunduğu, esasında davacının itiraz sebeplerinin açılacak bir menfi tespit ya da itirazın iptali davasında ileri sürülebilecek olduğu, İİK'nın 265. maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebeplerinin de sınırlı olarak sayılmış bulunduğu, belgenin niteliğinin bu sebepler arasında yer almadığı-
