İCRA VE İFLÂS KANUNU > 4 - Haciz Yoliyle Takip > - II. HACİZ > - İstihkak iddiasına itiraz : > - A - Borçlunun zilyedliği: > Madde 96 - 1- Hazırlık safhası
Takip borçlusunun icra takibine konu bonoyu düzenlemediği yönünde açtığı imzaya ve borca itiraz davası kabul edilip hüküm kesinleşmekle davanın konusuz kalacağı, istihkak davalarında davanın konusuz kalması halinde maktu karar ve ilam harcı dâhil yargılama giderleri ile dava değeri üzerinden hesaplanacak nispi vekâlet ücretinin davanın açılmasına neden olan tarafa yükletilmesi gerekeceği-
İmzaya itiraz davasının kabulüne ilişkin karar onanıp kesinleştiğinde, davacı şirket yönünden icra takibi de iptal olacağından üçüncü kişi sıfatı ile istihkak davası açması mümkün olup işin esasına girilerek toplanan delillere göre bir karar verilmesinin gerekeceği-
Üçüncü kişinin istihkak iddiasına yönelik davada, hacizde hazır bulunan borçlunun SGK kayıtlarına göre hacizden önceden beri üçüncü kişinin yanında çalıştığının ve tanık anlatımlarının bunu doğrulaması, borçlunun daha önce üçüncü kişi ile aynı alanda faaliyet gösterdiğinin belirlenmesi halinde mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğunun kabulü gerektiği- İspat yükü altında olan üçüncü kişinin, karinenin aksini kanıtlamak için dayandığı tanık anlatımı, fatura, vb. delillerin ispat gücünün değerlendirilmesinden önce muvazaa olgusunun yeterince araştırılması, bulunmadığı sonucuna varılırsa bu kez faturaların gerçekliği ve mahcuzlara uygunluğu yönünde bilirkişi ve keşif incelemeleri yaptırılması gerektiği- Muvazaanın araştırılması sırasında ise öncelikle icra takibine konu borcun doğum tarihinin tespit edilmesi, bunun için de kat edilen kredi kartı borcu ile ilgili hesap ekstrelerinin getirtilerek bilirkişi incelemesi yaptırılması ve kredi kartı borcunun oluşup, ödeme güçlüğünün ortaya çıktığı tarih saptanmadan, bu tarihten sonra yapılan işlemlerin muvazaalı olup olmadığını belirlemenin mümkün olmadığının kabulü gerektiği-
İcra Müdürlüğü tarafından alacaklıya dava açması için verilen, kararın alacaklıya tebliğ edildiği tarihten itibaren 7 gün içinde dava açılmamış olması nedeni ile, 3.kişinin istihkak iddiası alacaklı tarafından kabul edilmiş olacağından; haczin bu tarih itibari ile resen kalktığı ve artık geçerli bir haciz de kalmadığından 3.kişinin açtığı istihkak davasının konusuz kaldığı-
Mahkemenin “İcra İflas Kanunu'nun 96. maddesine göre istihkak davasının süresi içerisinde açıldığı anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” şeklindeki gerekçesinin usul ve yasaya uygun bir gerekçe olarak kabulünün mümkün olmadığı-
İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davasında, üçüncü kişi haciz tutanağının aksini kanıtlayamaığından, borcun doğum tarihinden sonra yapılan iş yeri devrinin alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik danışıklı işlem niteliğinde bulunduğunun kabulünün gerekeceği-
İİK'nun 18. maddesi gereğince, icra mahkemesine arzedilen hususların ivedi işlerden sayılacağı ve bu işlerde basit yargılama usulünün uygulanacağı- İK'nun 16. maddesi gereği açılan haciz uygulamasına yönelik memur işleminin şikayeti ve İİK'nun 96. maddesi gereği açılan istihkak davasının kabulü istemine ilişkin davada, mahkemece, öncelikle şikayet istemi hakkında prosedür uygulanarak şikayet istemi hakkında bir karar verilerek şikayet isteminin sonuca bağlanması, şikayet kabul edilmediği takdirde terditli açılan davada istihkak istemi hakkında bir karar verilmesi gerektiği, hem şikayet istemini hem de istihkak istemini kapsayacak şekilde "dava şartı eksikliği" nedeni ile HMK'nun 119. maddesi gereği davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin hatalı olduğu-