Mahkemece, gerekçe kısmında "dava konusuz kaldığından davacı lehine maktu vekalet ücreti takdirine dair hüküm kurulduğu" belirtilmesine karşın hüküm kısmında davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedildiği, hüküm ile gerekçe arasında çelişki olduğundan kararın bozulması gerekeceği-
Mahkemece, öncelikle haciz mahallinde hazır bulunan şahsın 3. kişi şirket ile ilgisi dosya kapsamından anlaşılamadığından, bu hususun davacıdan sorularak netliğe kavuşturulması, ayrıca borçlu ile 3.kişi şirket arasında organik bağ olduğu iddia edildiğine göre, borçlu ve 3.kişi şirketlerin ilk kuruluşlarından itibaren tüm ortakları ile hisse devirlerini ve faaliyet adreslerini gösterir ticaret sicil kayıt örneklerinin dosya arasına alınması, bundan ayrı borçlu ve 3.kişi şirketin vergi kayıtları getirtilerek dava konusu haciz adresinde haciz tarihinden itibaren geriye doğru kimlerin hangi tarihler arasında faaliyet gösterdiğinin Vergi Dairesindeki kayıtlar üzerinden belirlenmesi, bunların yanında davacı üçüncü kişi tarafından delil olarak ibraz edilen 26/11/2012 tarihli faturanın dip koçanları ile davacı 3. kişinin ve borçlunun tutması zorunlu ticari defterlerin getirtilerek makine mühendisi ve mali müşavir bilirkişilerden oluşacak bilirkişi heyetine inceleme yaptırılmak sureti ile haczedilen makinaların davacının dayandığı faturalarda belirtilen makine olup olmadığı, bu faturanın davacının ticari defterlerine işlenip işlenmediği, işlenmişse bu defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı hususlarının yapılan ödemeler, vergi ve banka kayıtları da dikkate alınarak açıklığa kavuşturulması, öte yandan davalı alacaklı tarafça, davacı 3.kişi ile borçlu şirket ortakları arasında akrabalık ilişkisi olduğu iddia edildiğine ve cevap dilekçesinde delil olarak nüfus kaydına da dayanıldığına göre, davalı 3.kişi ile borçlu şirket ortaklarının nüfus kayıt örnekleri getirtilerek davalı alacaklının iddiasının gerçekliğinin incelenmesi bu doğrultuda elde edilen bilgilerin dosyada bulunan diğer delillerle birlikte değerlendirilerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun dayanak çekteki imzaya itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına ilişkin verilen kararın kesinleşmesiyle, takibin iptal olduğu, dosyadaki hacizlerin de kalktığı, bu sebeple, mahkemece, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi ve tarafların haklılık durumu dikkate alınarak yargılama giderlerinden hangi tarafın sorumlu olduğunun belirlenmesi gerekirken, davanın esası hakkında davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Dava dilekçesindeki anlatımdan ve talep sonucundan, uyuşmazlığın, üçüncü kişinin İİK’nin 96. vd. maddeleri uyarınca mülkiyet hakkına dayalı olarak ileri sürdüğü “istihkak iddiasına” ilişkin olduğunun kabulü gerekeceği, bu durumda mahkemece; taraf teşkili sağlanarak, takip miktarı veya mahcuzun değerinden hangisi az ise, o değer üzerinden nispi harç alınarak ve bu şekilde noksan harç tamamlattırılarak tarafların tüm delilleri toplanarak, duruşma da açılmak suretiyle çekişmenin istihkak davası prosedürüne göre çözümlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İstihkak davalarında vekalet ücreti takdiri yapılırken, karar tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hacizli malların değeri ile alacak miktarından hangisi az ise onun üzerinden hesaplanacak nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
İflas davasının sonucunda verilecek iflas kararı kesinleştiğinde, borçlu hakkındaki icra takipleri düşeceği için dava konusu haciz de ortadan kalkacağından, mahkemece verildiği anlaşılan iflas kararının aşaması belirlenerek gelmiş olduğu durum dikkate alınmak suretiyle istihkak davası hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
Borç, ihtirazi kayıtla ödenmiş olduğundan, menkuller üzerindeki haciz kalkmış olsa dahi, dava ödenen bedel üzerinden devam edeceğinden, yargılamaya devam edilerek, deliller toplanıp işin esasına girilmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İİK’nun 96 ve bunu izleyen maddelerinde düzenlenen istihkak iddiasına ilişkin koşulların menkul mallar için uygulandığı, taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması isteminin icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerekeceği, somut olayda, 3. kişi hissedarı olduğu taşınmaz üzerindeki binanın haczinin kaldırılmasını talep ettiğinden, mahkemece istemin şikayet olarak kabul edilmesi ve işin niteliği gözetilerek süreye tabi olmadığı da nazara alınarak, işin esasının incelenip neticelendirilmesi gerekeceği-
Temyize konu istihkak iddiasına ilişkin davada ispat yükünün davalı alacaklıda olduğu, bu sebeple duruşmalara katılmasa dahi, davalı alacaklı vekiline ihtaratlı muhtıra çıkartılarak ve süre verilerek bozma ilamında belirtilen iş ve işlemler için gerekli masrafları dava dosyasına yatırmasının istenmesi, muhtıra içeriğinde masrafları yatırmamanın sonuçlarının da hatırlatılması, verilen süre içinde masraf yatırılırsa bozma ilamında bahsi geçen işlemlerin yapılması, yerine getirilmediği takdirde ise bu sefer dosyadaki mevcut delil durumuna göre karar verilmesi gerekeceği-