Dava dilekçesinde talep edilmeyen bir alacak ıslah ile talep edilemeyeceği gibi, başvuru harcı da yatırılmadığından bu dilekçenin ek dava olarak kabulünün de mümkün olmadığı, bu nedenle, hafta tatili alacağı hakkında dava açma hakkı saklı kalmak kaydıyla ıslah isteminin reddine karar verilmesi gerekirken hafta tatili talebinin kabulüne karar verilmiş olmasının hatalı olduğu-
Davasını tamamen ıslah etmiş olan davacı, ıslah dilekçesinde aynı zamanda ıslah ettiği işlemi açıkça belirtmişse (yani ıslah dilekçesi aynı zamanda yeni bir dava dilekçesi niteliğinde ise) davacının artık HMK m. 180'e göre bir hafta içinde yeni (ikinci) bir dava dilekçesi vermesine gerek bulunmadığı-  Davacı, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat yönünde açtığı davadaki talep sonucunu değiştirerek, el atmanın önlenmesi ve taşınmazın eski hale iadesine dönüştürdüğünden, artık yeni bir dava dilekçesi verilmesine gerek bulunmamakta olup, davanın yeni şekline göre yürütülüp sonuçlandırılması gerekmesine rağmen, mahkemece HMK 180.maddesi gözardı edilerek, ıslahın geçersiz olduğuna karar verilerek tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğu-
Davasını tamamen ıslah etmiş olan davacının, ıslah dilekçesinde aynı zamanda ıslah ettiği işlemi açıkça belirtmişse (yani ıslah dilekçesi aynı zamanda yeni bir dava dilekçesi niteliğinde ise) davacının artık bir hafta içinde yeni (ikinci) bir dava dilekçesi vermesine gerek olmadığı, hal böyle olunca, davacı vekili tarafından mahkemeye ibraz edilen ıslah dilekçesi ile davacı vekili açık bir şekilde davasını tam ıslah ettiğini belirterek, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat yönünde açtığı davadaki talep sonucunu değiştirerek, el atmanın önlenmesi ve taşınmazın eski hale iadesine dönüştürdüğünden, artık yeni bir dava dilekçesi verilmesine gerek bulunmamakta olup, davanın yeni şekline göre yürütülüp sonuçlandırılması gerekmesine rağmen, mahkemece ıslahın geçersiz olduğuna karar verilerek tazminata hükmedilmesinin doğru görülmediği-
"Evlilik birliği içinde davalı adına bulunan banka mevduat hesabında biriktirilen para nedeniyle alacağın tahsili"ne ilişkin davanın, iddianın ileri sürülüş şekline göre "artık değere katılma alacağı"na ilişkin olduğunun kabulü gerektiği- Islah için süre talep edip, ıslah dilekçesi sunulmayan ve harcını yatırmayan davacının, daha sonra yapılan oturumda, taleplerini artırarak bildirmesine ilişkin beyanının, usulünce yapılmış ıslahla işlemi olarak kabul edilemeyeceği (HMK. mad. 176. vd.)-
Hüküm kurulurken dava dilekçesinde talep olunan kısmi miktarların ıslahen artırılan miktarlara ilave edilmesi gerekirken, ihbar tazminatı ve ulusal bayram genel tatil ücretinde sadece ıslahen artırılan miktarlar dikkate alınıp, kısmi dava ile talep olunan miktarların dikkate alınmamasının hatalı olduğu-
Kira parasının tespitine ilişkin davalarda, dava dilekçesinde talep edilen kira miktarının ıslah yolu ile de olsa sonradan değiştirilip artırılamayacağı-
Kısmi alacak için açılan davada, müddeabihin ıslah ile artırılan kısmına ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, alacağın tümü için dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesinin isabetsiz olduğu-
Dava dilekçesi ile talep edilmeyen işçilik alacağı ıslah ile istenemeyeceğinden ıslah dilekçesi verilirken nispi harç yatırılırken başvuru harcı yatırılmadığından bu dilekçeyi bir ek dava dilekçesi olarak da kabul etmenin mümkün olmadığı-
1000 TL'lik maddi tazminat istemi ile açılmış olan davada, ıslah dilekçesi ile istenen manevi tazminat istemi yönünden dava dilekçesinde herhangi bir miktar belirtilmemiş ve başvuru harcı yatırılmamış olduğu anlaşıldığından, davacının usulüne uygun dava dilekçesi ile manevi tazminat istemi bulunmadığına ve hakkında dava bulunmayan manevi tazminat istemini de usulüne uygun olmayan dilekçesiyle ıslah edemeyeceğine göre, mahkemece manevi tazminat talebinin reddi gerekeceği-
Davacının, kendisine verilen iki haftalık süre içinde ama yasal bir haftalık süresinin geçmesinden sonra davasını ıslah ettiği ve harcını da aynı gün yatırdığı, mahkemece de ıslah edilen değerler üzerinden hüküm kurulduğu, ne var ki süresinde yapılmayan ıslaha değer verilerek hüküm kurulmuş olmasının usul ve yasaya aykırı olup bozma nedeni olduğu-