Davacının talep sonucunu azaltma ve daraltmasının davayı değiştirme sayılmayacağı- Davacının talep sonucunu azaltması için kural olarak davalının muvafakatine ihtiyaç olmadığı gibi ıslah yoluna başvurmasına da gerek olmadığı, talep sonucunu kısmi feragat yolu ile daraltabileceği- Talep sonucunun azaltılan kısmı yönünden davanın feragat nedeniyle reddine ve reddedilen kısım üzerinden davalı taraf yararına vekalet ücretine karar verilmesi ayrıca yargılama giderlerinin kabul-ret oranına göre taraflar arasında paylaştırılması gerektiği-
Götürü bedelli işlerde yüklenicinin, eseri hangi seviyeye getirmişse, kararlaştırılan bedele o oranda hak kazanacağı, öte yandan itirazın iptali davalarında borç ve alacak durumunun takip tarihi itibariyle belirlenmesi ve takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin infaz sırasında nazara alınmasına karar verilmesi gerektiği, davadaki haklılık durumunun da takip tarihindeki duruma göre değerlendirilmesinin zorunlu olduğu, diğer taraftan dava edilmeyen alacağın sonradan ıslah yoluyla dava konusuna eklenemeyeceği, ıslah yoluyla bir işlemin düzeltilebilmesi için taraflarca yapılan bir usul işleminin bulunmasının zaruri olduğu-
Islah harcı yatırılmadığı durumlarda usulüne uygun olarak yapılmış bir ıslah olmadığının kabulü gerektiği- Davalının adının karar başlığında yanlış yazılmasının bozma nedeni olarak kabulü gerektiği-
Kesinleşen icra takibi sebebiyle kiralananın tahliyesi istemi-
Mahkemece, değeri 2000,00 TL ile 3000,00 TL arasında olan tüketici uyuşmazlıkları için yasa gereğince öncelikle il tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılması zorunlu olduğu ve bu hususun dava şartı olduğu- Değeri iki bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine, üç bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine, büyükşehir statüsünde bulunan illerde ise iki bin Türk Lirası ile üç bin Türk Lirası arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvurunun zorunlu olduğu, bu değerlerin üzerindeki uyuşmazlıklar için tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılamayacağı- Taraflardan her birinin yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebileceği-
Davanın tamamen ıslah yoluna dava dilekçesinden itibaren tüm usul işlemlerinin yapılmamış sayılması için başvurulacağı, davadaki talep kısmının değiştirilmesinin de davanın tamamen ıslahı mahiyetinde olduğu, kısmi ıslahta ise,tarafın belli bir usul işlemini ıslah ettiği, davadaki talep kısmının arttırılmasının da davanın kısmen ıslahı niteliğinde olduğu, gerek davanın tümden gerekse kısmen ıslahının tahkikatın sona ermesine kadar ve ancak bir defa yapabileceği, ikinci bir ıslah yoluna başvurulamayacağı-
Aynı davada taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabileceği ve bozmadan sonra ıslah yapılamayacağı-
Kural olarak tahkikat bitip Yargıtay tarafından bozma kararı verildikten sonra ıslah yapılamayacağı-
Islah dilekçesinde fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı tutulduğunu gösteren bir açıklamanın olmadığı, ıslahın yapıldığı tarihte 6100 sayılı HMK yürürlükte olmayıp 1086 sayılı HUMK'nun yürürlükte olduğu, 1086 sayılı HUMK'nun yürürlükte olduğu dönemde kısmi dava açılabilmesi için ilk davada veya ıslah dilekçesinde talep edilmeyen bölüm için dava hakkının saklı tutulduğunun belirtilmesinin gerekeceği, o halde, fazlaya ilişkin dava hakkı saklı tutulmadığından birleştirilen ek davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Taraflardan her birinin yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebileceği- Davacının talep sonucunu azaltmasının davayı genişletme veya değiştirme sayılmayacağı, tam veya kısmi feragat için karşı tarafın iznine ve ayrıca bunun için ıslah yoluna başvurulmasına gerek olmadığı-