Mahkemece, İİK.’ nun 142. maddesinin sıra cetvelini düzenlediği, maddenin her alacaklının takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle sıra cetveline itiraz edebileceği hükmünü içerdiğini, sıra cetveline ilişkin itirazların alacaklılarca yapılacağını, oysa şikâyetçinin icra dosyası borçlusu olduğu, sıfatı itibarıyla sıra cetveline itiraz hakkı bulunmadığı gerekçesiyle şikâyetin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
Şikâyetçi, kendisinden önce 3. sırada bulunanın sırasına itiraz etmiş olup, ikinci sıradaki alacaklının sırasına itirazda bulunmadığına göre bu alacaklıya tebligat yapılarak, yargılama sonucu yararına vekâlet ücreti takdir edilmesine dair yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle şikâyetçi lehine bozulması gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması gerekeceği-
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; araç üzerindeki rehin şerhinin bulunduğu, rehnin kalktığının iddia ve ispat edilemediği, İİK.’nun 205. maddesine göre rehne dayalı alacağın öncelikle ödenmesi gerektiği, rehin hakkı sahibi şikâyet olunan bankaya öncelikle ödeme yapılmasında yasaya aykırı bir durum olmadığından, şikâyetin reddine karar verilmesinde yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
Davacının iflas masasına kendi ilamlı alacağının kaydı için yapmış olduğu başvurunun reddi üzerine verilen karara karşı açmış olduğu davaların davacının ne kadarlık alacağının iflas masasına kayıt edilmesi gerektiği yönünde henüz kesinleşmediği, davacının sıra cetvelinde alacaklı sıfatıyla yer almasının bu dava açısından aktif husumet ehliyetini etkileyeceği-
Davacının tapu sicil müdürlüğüne müvekkili lehine konulmuş ipotek kaydında sahtecilik yapıldığı iddiasıyla ilgili olarak iki görevli hakkında resmi evrakta sahtecilik ve görevi kötüye kullanma suçlarından Zile Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dosyasında yapılan yargılama sonucunda verilecek kararın sıra cetveline itiraz istemine ilişkin davanın sonucunu etkileyebileceği gözetilerek, o davanın sonucunun beklenmesinin gerekeceği-
Alacak bildirimindeki hesaplamaya ilişkin maddi hatanın düzeltilmesi istemi alacağın esasına yönelik olmayıp icra mahkemesinin görev alanına girmekte olduğu-
Mahkemece, şikâyetçinin başlatmış olduğu ilamsız takibin, genel kredi sözleşmesine dayandığı, genel kredi sözleşmesinin, İİK.’ nun 100. maddesinde sayılan ve hacze iştirak imkânı sağlayan belgelerden olmadığı, dolayısıyla şikâyetçinin 100. maddede sayılan belgelerden birine dayanmayan alacağından dolayı uygulamış olduğu ihtiyati haczinin, daha sonra ihtiyati haciz koyan ve bu haczi kesin hacze dönüşen şikâyet olunanın haczine iştirak edemeyeceği gerekçesiyle şikâyetin reddine karar vermiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
İİK’nun 142/1. maddesinde geçen alakadarlar ifadesinin, kural olarak borçluyu değil, davacı alacaklıdan sıra itibariyle önce olan alacaklıları ifade edeceği-
Mahkemece şikâyetçinin satışa konu taşınmazlar üzerinde satış tarihi itibarıyla geçerli bir haczi bulunmadığından bahisle şikâyetin reddine dair verdiği kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmayıp hükmün onanmasının gerekeceği-