Davacı şirketin sıra cetvelinin düzenlenmiş olduğu dosyada takip borçlusu olması ve sıra cetvelinde de yer almaması nedeniyle aktif husumet ehliyetine haiz olmadığı-
Davalılardan N. ile davacı arasında dava konusu sıra cetvelinin muvazaa iddiası ile iptali için İzmir 13. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2009/1006 esas sayılı dosyası ile dava açıldığı, yargılama sonucunda davanın kabul edilerek Ç.Y.'ın İzmir 13. İcra Müdürlüğü'nün 2009/6417 sayılı dosyasındaki alacağı nedeniyle sıra cetvelinin dördüncü sırasından çıkarılmasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği, davacının sıra cetvelinin iptali için dava açamayacağı-
Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddianın, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının muvazaalı biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasında olduğu, bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarihin önem taşıyacağı-
Gümrük vergi ve resimleri 6183 sayılı Kanunun 21/2. ve İİK.’ nun 206/1. maddesi hükümleri uyarınca rüçhanlı olup, gümrük vergisine tabi eşyanın satışından elde edilen paradan öncelikle ödeneceği, bu nedenle gümrük vergisinden doğan alacağın rüçhanlı olabilmesi için, gümrüğe tabi eşyanın veya bu eşya satılmışsa, satış bedelinin iflas masasında olması şart olup, diğer malların satış bedelinden gümrük vergilerinin ödenmesinin mümkün olmadığı, yine 3065 sayılı KDV Kanunu uyarınca KDV alacağının nelerden kaynaklandığı ve bu vergilere ait kalemlerin ya da satılmışsa bedelinin iflas masasında bulunup bulunmadığının saptanmasının gerekeceği-
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; şikâyetçi tarafa sıra cetvelinin usulüne uygun tebliğ edildiği, İİK.’ nun 142. maddesi gereği tebliğden itibaren 7 gün içerisinde itiraz edilmesi ve mahkemece de bunun re’sen dikkate alınması gerektiğinden süresinden bir gün sonra açılmış olan şikâyetin usulden reddi gerektiği doğrultusundaki kararında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
Sıra cetvelindeki sıraya itiraz isteminin şikayet yolu ile icra mahkemesinde ileri sürülmesi gerekeceği, asliye hukuk mahkemesinde ileri sürülmesi halinde anılan mahkemece icra mahkemesi sıfatıyla karar verilemeyeceği-
Mahkemece, davalı ile dava dışı borçlu arasında her zaman düzenlenmesi mümkün olan senedin tek başına alacağın varlığını ispatlayamadığı-
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; şikâyetçi alacaklının ihtiyati haczinin şikâyet olunanın haczinden daha sonra kesinleştiği, İİK.’ nun 100. maddesinde sayılan belgelerden birine sahip olmadığından ilk kesin hacze iştirak edemeyeceği gerekçesiyle, şikâyetin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
Mahkemece, sıra cetvelinin şikâyetçiye tebliğ edilmesine rağmen yasal sürede şikâyette bulunmadığından şikâyetin süre yönünden reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; dosyada yapılan satış sonucunda... TL’ nin ipotek alacaklısına ödendikten sonra kalan satış bedelinin, 6183 sayılı Yasa’nın 21/1. maddesi gereğince Vergi Dairesi alacağı ile bir başka haciz dosyası arasında garameten paylaştırılması gerekirken, hazırlanan sıra cetvelinde bu hususun dikkate alınmadığı gerekçesi ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-