Mahkemece, ilk haczin şikâyet olunanın haczi olduğu, amme alacağı niteliğindeki şikâyetçi kurum alacağı nedeniyle konulan hacizlerin 6183 sayılı kanunun 21. maddesi hükmü gereğince ilk hacze iştirak edeceği, iptali istenen sıra cetvelinin bu yasal düzenlemeler çerçevesinde düzenlenmiş olmakla, şikâyetin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
Mahkemece, şikâyetçi kurum tarafından konulmuş haczin önceki tarihli olmadığı, önceki tarihli olsaydı dahi şikâyetçi kurum ile kefil arasındaki kefaletnamenin... tarihinde düzenlenip aynı tarihli haciz bildirisi SGK il müdürlüğüne gönderildiği, 6183 sayılı yasada öngörülen prosedüre uyulmadan ve takip kesinleştirilmeden hacze gidildiği gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
Mahkemece, şikâyet olunanın yasal iki yıllık sürede satış talep etmediği ve haczinin düştüğü gerekçesiyle sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
Şikâyetçinin istemi alacağının öncelikle ödenmesine ilişkin olup, yargılama görevinin icra mahkemesinin olduğu, bu durumda mahkemece esasa girilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı nedenle görev nedeni ile şikâyetin reddine karar verilmesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Sıra cetvelinin takibi yapan idare birimine gönderilmesinin gerekeceği; bağlı ya da üst birime dahi olsa yapılan tebligatın, sürenin başlamasını sağlamayacağı, takip işlemlerinin B. Sosyal Güvenlik Merkezi’ne, hükme esas alınan tebligatın ise il müdürlüğüne gönderildiği, bu durumda mahkemece şikâyetin süresinde olduğunun gözetilmesi suretiyle, esasa girilerek bir karar verilmesinin gerekeceği-
İtirazın alacağın miktarına değil, icra müdürünün işlemi hatalı yaptığına yönelik olduğu, icra mahkemesince işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken, görevsizlik kararı verilmesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Dosya kapsamına göre, sıra cetvelinin şikâyetçiye tebliğ edildiği ancak şikayetin yasal süre geçtikten sonra yapıldığının anlaşılmakla, şikayetin süre yönünden reddine karar vermek gerekirken; bu sonuca esasa girilerek ulaşılması hatalı ise de, sonucu itibarıyla doğru olan kararın gerekçesinin değiştirilerek onanmasının gerekeceği-
İtiraz edilen alacaklının tasfiye halindeki Emlak Bankası olduğu, bu bankanın alacaklarının takip ve tahsilinde 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun geçici 13. maddesinden yararlanabilmesi için üçüncü kişilerin muvazaadan arî hakları aleyhine sonuç doğurmamasının gerekeceği-
Mahkemece, şikâyetçinin kesin haczinin şikâyet olunanın haczinden sonra olduğu, ihtiyati haczin İİK.’ nun 100. maddesinde sayılan durumlarda hacze iştirak edebileceği, hacze iştirak koşullarının oluşmadığı, ancak kıymet takdir giderlerinin de satış gideri olarak şikayetçiye ödenmesi gerektiği gerekçesiyle, şikayetin sıraya ilişkin olarak reddine, kıymet takdiri giderlerine ilişkin olarak kabulüne ve kıymet takdiri giderlerinin satış bedelinden şikayetçiye ödenmesine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Mahkemece, şikâyetin kabulüne karar verilmişse de; gerekçe bölümünde sıra cetvelinin iptalini gerektirecek nedenler gösterilmediği gibi hüküm fıkrasında da sıra cetvelinin iptaline karar verilmediği,HMK.’nun 297/1-c maddesine aykırı olan hükmün, bu nedenle bozulmasının gerekeceği-