İİK 45 ve İİK 167 gereği alacaklının tercih hakkını öncelikle kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip türünden yana kullanması halinde, aynı borca ilişkin olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi yapılamayacağı, bu hususun kamu düzeni ile ilgili olup süresiz şikayete tabi olduğu- Şikayet kabulü ya da reddi halinde tarafların lehine ya da aleyhine tazminat verilemeyeceği-
İcra ve İflas hukuku sistemimize göre kural olarak alacağı rehinle temin edilmiş olan alacaklının, borcun ödenmemesi hâlinde öncelikle rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapmak zorunda olduğu- Önce rehne müracaat zorunluluğunun; borçlunun malvarlığı gereksiz azaltılmasını engellemek ve takip borçlusunun diğer alacaklılarını korumak amaçlarına hizmet ettiği- Rehin alacaklısının isterse bir alacak davası açabileceği, ancak bu durumda elde edilen ilam ile yalnız rehnin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip yapabileceği- İcra ve İflas Kanunu sistemimizde alacaklı tarafından aynı borçlu aleyhine, aynı alacaktan dolayı tek takip yapılması asıl olup, “tahsilde tekerrür" kaydı içerse bile aynı anda iki takip yapılabileceğine ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığı- Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla borçlu aleyhine hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile hem de kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatılması menfaatler dengesini bozacağı gibi takip ekonomisine de aykırı olacağı- Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılması hâlinde borçlu şikâyet yolu ile icra mahkemesine başvurarak aleyhine başlatılan ikinci takibin iptalini isteyebileceği ve bu hususun kamu düzeni ile ilgili olup, süresiz şikâyete tabi olduğu- Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra gözetilmeksizin hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı-
Kambiyo takibinde, borçlunun yasal süre içerisinde işleyecek faiz oranına bir itirazı olmadığı, takipten sonraki dönem için istenen yıllık %29 faiz oranının o tarihte uygulanan yasal veya ticari faiz oranlarından birine denk gelmediği anlaşıldığından, takipten sonrası için yıllık %29 faiz oranının akdi faize dönüştüğü- Bu durumda icra müdürlüğünün değişen oranlarda avans faizi hesaplanmasına ilişkin kararının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Takip talebine aykırı ödeme emri bulunmadığı, para cinsinin “TL EUR” olarak gösterilmesinin maddi hatadan kaynaklandığı, mevcut halin düzeltilmesinin her zaman mümkün olduğu, ödeme emrinin bu hali ile borçlunun haklarını ihlal eder mahiyette bulunmadığı ve borçlu hakkında olumsuz bir sonuç doğurmayacağı anlaşılmakla, Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun sair istinaf sebepleri incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Takibe dayanak bononun takside bağlanan alacağın ödenmesi amacıyla, teminat olarak verildiği, dolayısı ile senedin, Türk Ticaret Kanunu'nun 776/1-b maddesinde belirtilen "kayıtsız şartsız muayyen bir bedeli ödeme vaadi" unsurunu taşımadığının ve kambiyo senedi vasfına haiz olmadığının anlaşıldığı-
Her ne kadar borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklının, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapabilirse de; alacaklı aynı alacak için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçmişse tercihini bu takip türünden yana kullandığından, aynı borca ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapamayacağı, bu hususun kamu düzeninden olup süresiz şikayete tabi olduğu-
Dava dışı .................... Ltd. Şti.’nin takip konusu çeklerin tamamında cirosunun bulunduğu, bu durumun HMK’nun 57. maddesinde geçen takibin temelini oluşturan hukuki sebebin benzer olduğuna dalalet getirdiği, ayrıca İİK’da bu şekilde takip yapılmasını yasaklayıcı bir hükmün de olmadığı da dikkate alındığında borçluların tamamı hakkında tek bir takip yapılmasında sakınca bulunmadığı- İhtiyari takip arkadaşlığının, borçlular tarafından ileri sürülmedikçe re’sen incelenemeyeceği- Takip talebinde ve ödeme emrinde her bir çekten hangi borçlunun sorumlu olduğunun, her bir borçlunun sorumlu olduğu miktarın da ayrı ayrı ve açıkça belirtildiği, o halde, Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun diğer istinaf sebepleri incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklı Faktoring şirketinin takibe konu çekleri lehtardan ciro yoluyla devralan ciranta olduğu, imzaya ve borca itiraz eden borçlunun çeklerin keşidecisi olduğu, alacaklının temyiz aşamasında sunduğu Faktoring Sözleşmesi ve faturaların incelenmesinde; çek lehtarının Faktoring Sözleşmesinin tarafı olduğu ve takip borçlusuna fatura düzenlediği, keşidecinin faturalardaki borçlu ile aynı kişi olduğu, yukarıdaki yasa hükümlerine aykırılık olmadığı, alacaklı Faktoring şirketinin keşideci ve lehtara karşı müracaat hakkı olduğu anlaşıldığından, borçlunun istinaf başvurusunda ileri sürdüğü iddialar incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesinin takip talebi ve ödeme emrinde çek tazminatından sadece keşideci borçlunun sorumlu olduğunun belirtilmesi karşısında borçlular ........... Ltd. Şti. ve ...........’in çek tazminatına ilişkin itirazlarının reddi gerektiğine yönelik gerekçesi yerinde ise de; muteriz borçlu ............. Ltd. Şti'nin çek tazminatı hakkındaki itirazını, çekin ibraz anında karşılığının ilgili hesapta bulunmasına dayandırması ve takip dayanağı 20.01.2019 keşide tarihli çekin, yasal ibraz süresi içerisinde (21.01.2019 tarihinde) muhatap bankaya ibrazı üzerine, çekin, ............... Asliye Mahkemesi'nin kararı nedeniyle ödenmediğine ilişkin şerh düşüldüğü, muhatap bankanın 25.3.2019 tarihli yazı cevabında çekin ibraz tarihinde keşideciye ait hesapta çek tutarı kadar bakiye olduğunun bildirilmesi karşısında, borçlu .............. Ltd. Şti. yönünden de istemin reddinin doğru bulunmadığı, o halde Bölge Adliye Mahkemesince, çekin ibraz tarihinde takipte talep edilen çek bedelinin karşılığı bulunmakla, keşideci borçlu ............. Ltd. Şti. yönünden çek tazminatına yönelik borca itirazın kabulü ile takipte istenen çek tazminatı kadar takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekeceği-
12. HD. 05.12.2022 T. E: 2023/1401, K: 8236