Çekin lehtar bölümünde, lehtar isminden sonra gelen (İstanbul) sözcüğünün «keşide yeri» olarak kabul edilemeyeceği- Çeki bankaya ibraz eden kişinin çekin arka yüzündeki adresinin «keşide yeri» olarak kabul edilemeyeceği—
«Düzenlenme tarihi» ile «vâde tarihi»nin değişik kalemle yazılmış olmasının, senedin bono olma niteliğini değiştirmeyeceği—
«Keşide yeri» yazılı olmayan çekin «havale» hükmünde olduğu—
«Bono»ya dayanan takiplerde; alacaklının; ödenmemiş olan senet miktarının % 03’ü oranında komisyon ücreti isteyebileceği—
Karşılıksız çeke dayanılarak, genel haciz yolu ile takip yapılmış dahi olsa, keşideciden %5 çek tazminatı istenebileceği—
Çekin ibrazından sonra ciro edilmiş olması, senedin çek niteliğini kaybetmesine neden olmayacağı—
«Cezaevi harcı borçluya ait olacaktır...» şeklindeki kaydın geçerli olmayacağı—
Senedi bankaya «tahsil cirosu» ile veren cirantanın (lehtarın), bankanın ayrıca cirosuna gerek kalmadan senedi geri alabileceği (ve senet borçluları hakkında takipte bulunabileceği)-
Teminat cirosu ile senede hamil durumunda bulunan kişinin, keşideci ve lehtar hakkında takipte bulunabileceği—