Haczedilmiş paranın temlikinin haciz alacaklısının karşı ileri sürülmesinin mümkün olmayacağı- Henüz kesin haciz isteme yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczinin, kambiyo senedine dayalı takipteki 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, İİK'nın 264. maddesi uyarınca 10 günlük ödeme süresinin dolması ile kesinleşeceği- Alacağın temliki ile alacaklının para üzerindeki tasarruf yetkisi sona ereceği- Vergi Dairesinin haciz bildirimi tarihine göre, 6183 sayılı Kanun mad. 21/1 uyarınca bu haczin, ilk hacze iştirak edeceği- Sıra cetveline yönelik şikayetlerde İcra Mahkemesi, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, gerekçede yeni sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirlemesi, diğer bir anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, cetvelin hukuka uygun olmayan kısımlarını göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi (İİK m. 17) gerektiğinden, hüküm fıkrasında sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekeceği-
Taraflar arasında imzalanan eser sözleşmelerindeki düzenlemeler değerlendirilerek hak edişlerden kesilen teminatların iade şartlarının oluşup oluşmadığı ve borçlunun alacağının bulunup bulunmadığı iki inşaat mühendisi ve bir mali müşavirden oluşan bilirkişi kuruluna incelettirilerek, borçlunun 89/1 haciz ihbarnamelerinin tebliğ edildiği tarih itibariyle üçüncü kişilerden alacağının var olup olmadığının belirlenmesinin gerekeceği-
Banka haciz ihbarnamesine doğru cevap verebilmesinin, borçlunun kimlik bilgilerinin ve ayrıca gerçek kişi ise vatandaşlık numarasının, tüzel kişi ise vergi numarasının bildirilmesine bağlı olduğu-
3. kişi nezdinde kesinleşen haciz konusu bir alacak mevcut olmadığından şikayette de hukuki yararının olmadığı-
Tazminat talep eden takip alacaklısının, üçüncü kişinin beyanının aksini İİK.nun 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmadan her türlü delille ispat edebileceği-
Birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi itibariyle üçüncü kişi şirketin takip borçlusuna kesinleşmiş ve muaccel bir borcu olup olmadığı hususunda borçlu şirkete ait defter ve belgeler üzerinde de bilirkişi incelemesi yaptırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken sadece davalı şirket defterleri üzerinde inceleme yapılarak sonuca gidilmesinin doğru olmadığı-
Üçüncü kişilerdeki “doğmuş” ya da “doğacak” (müstakbel) hak ve alacaklar nasıl (İİK. mad. 78 veya 88’e göre mi) haczedilebilir? Mahkemece, şikâyet olunanın İİK.’nun 88. maddesine göre borçlunun DSİ. nezdindeki hak ve alacaklarına koydurduğu haczin bu tarih itibarıyla doğmuş bir alacak bulunmadığından geçerli olmadığı, bu durumda geçerli ilk haczin şikâyetçinin İİK.’ nun 89. maddesine göre düzenlenmiş doğmamış alacakları da kapsayacak şekilde olan haciz ihbarnamesine dayalı haciz olduğu gerekçesiyle, şikâyetin kabulüne karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı- Taraflarca yapılan hacizler borçlunun üçüncü kişideki menkul mallarının haczi niteliğinde olup, bu tür mallar İİK.’ nun 89. maddesine göre haciz ihbarnamesi gönderilerek haczedilebileceği gibi haciz müzekkeresi ile de haczedilebilip, ancak İİK.’ nun 88. maddesine göre gönderilen haciz müzekkeresi ile ancak mevcut olan bir hak ve alacak haczedilebilip, şikâyet olunanlarca gönderilen haciz müzekkerelerinin alacağın doğduğu ve ödenebilir hale gelmesinden önce gönderilmesi nedeniyle alacağın doğduğu tarihten sonra şikâyetçilerce yapılan hacizlerin dikkate alınması gerektiği gerekçesiyle istemin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Kayıt kabul davasında, "iflas aşamasında olan davalının, kendisine gönderilen birinci haciz ihbarnamesine cevaben borçlu şirkete borcu olduğunu ikrar etmesinin gerçek alacaklılarından mal kaçırmaya yönelik olduğu, iflas idaresinin kayıt talebini reddetmesinin yasaya uygun olduğu" gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmişse de, mahkemece, İİK. mad. 89/1 gereğince çıkartılan birinci haciz ihbarnamesine, müflis şirket vekilince gönderilen beyan dilekçesinde alacağın bir kısmı kabul edilip fazlasına itiraz edildiği, kabul edilen kısım yönünden ikinci haciz ihbarnamesi gönderilmesine gerek olmadığı gözönünde bulundurulup, davanın kabulüne karar vermek gerekeceği-
Mahkemece, icra memurluğunun sıra cetveli düzenlenmesi talebinin reddi işlemine ilişkin şikayetin reddine dair kararın yanında alacağın icra takip dosyasına gönderilmesi şeklinde İİK'nun 89. maddeye aykırı olarak karar verilemeyeceği-
İtirazın iptali davasının açılabilmesi için alacaklı tarafından başlatılmış, ilamsız icra takibi bulunması gerekeceği-