Milli Savunma Bakanlığından ayrı bir tüzel kişiliği bulunmayan MSB. İç Tedarik Bölge Başkanlığı’na “1. haciz ihbarnamesi” gönderilemeyeceği-
Haciz ihbarnamesine itiraz etmiş olan şirket yetkililerinin şahıslarına karşı değil, şirkete karşı İİK.nun 89/IV maddesi uyarınca tazminat davası açılabileceği-
Kamu kurumunun 6183 s. Kanunun 79. maddesi uyarınca alacağının tahsili için yaptığı icra takibinde kendisine haciz ihbarnamesi gönderilen 3. kişinin bu ihbarnameye itiraz etmesi üzerine alacaklı kamu kurumunun 1 yıl içinde genel mahkemede açacağı dava ile 3. kişinin cezalandırılmasını ve alacağın tahsilini talep edebileceğini-
3. kişi bankaya, “nezdinde borçlunun doğmuş ve doğacak alacaklarının haczi” şeklinde haciz ihbarnamesi gönderilmesi halinde, 3. kişi bankanın sorumluluğunun, haciz yazısının kendisine ulaştığı tarihte mevcut durumla sınırlı olduğu, daha sonra hesaba gönderilecek olan paraların bankaca bilinmesi mümkün olmadığından, bu paralarla ilgili olarak 3. kişi bankanın sorumluluğunun doğmayacağı-
Şirket/kooperatif ortakları, şirkete/kooperatife göre 3. kişi sayılamayacakları nedeniyle, şirket/kooperatif alacaklıları tarafından, şirkete/kooperatife olan borçlarından dolayı haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceği-
Borçlunun 3.kişilerdeki hak ve alacaklar üzerine İİK.nun 78.maddesi gereğince “haciz yazısı” gönderilerek haciz konulabileceği gibi İİK.nun 89.maddesi gereğince 3.kişiye “haciz ihbarnamesi” gönderilerek de haciz konulabileceği-
Takibin kesinleşmesi üzerine alacaklının doğrudan borçlunun üçüncü kişideki malları/paraları üzerine haciz koydurabileceği gibi, üçüncü kişideki hak ve alacakları üzerine İİK. 89’a göre “haciz ihbarnamesi” de gönderebileceği-
89/I haciz ihbarnamesine yapılan “itirazın kaldırılması” talebinin -İİK. nunda “haciz ihbarnamesine yapılan itirazın kaldırılması” gibi bir itiraz ve şikayet yolu bulunmadığından- icra mahkemesine yapılmış olan bu başvurunun (“itirazın kaldırılması” ve 3. kişinin “icra tazminatına mahkum edilmesi” isteminin) İİK.nun 89/IV kapsamında açılmış bir tazminat ve ceza davası olarak algılanması gerekeceği-
Alacaklı tarafından icra mahkemesinde İİK. nun 89/IV ve 338/I maddeleri uyarınca hem “tazminat” hem de “cezalandırma” istemiyle açtığı davada icra hakiminin hem “hukuk” hem de “ceza” hakimi sıfatıyla hareket ettiği ve mahkeme sıfatının tayininde cezalandırma isteğinin öncelikle göz önünde bulundurulması gereceği-