Değişiklikle getirilen üç yıllık zamanaşımı süresinin uygulanabilmesi için altı aylık zamanaşımı süresinin takibe konulan çekler yönünden 03.02.2012 tarihi itibari ile dolmamış olması gerekeceği, belirtilen tarihten önce zamanaşımı süresi dolmuş ise bunun canlandırılması ve sürenin üç yıla çıkartılmasının kabul edilemeyeceği-
Çeke dayalı takiplerin, 'borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki genel icra dairesinde', 'muhatap bankanın bulunduğu yer, ödeme yeri sayıldığından, buradaki icra dairesinde' ve 'çekin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde' yapılabileceği-
Borçlu şirkete ait maden arama ruhsatının satışının istenmesi ile zamanaşımının kesilmiş olacağını, ihale aşamasında yapılan işlemlerin zamanaşımını kesmeyeceği-
Süresinde muhatap bankaya ibraz edildiği halde bankaca “ibraz tarihi” yazılmadığı için “adi havale” hükmünde olan (çek sayılmayan) belgeye dayanarak yapılan genel haciz yolu ile takibin kesinleşmesinden sonra işleyecek zamanaşımı süresinin on yıl olduğu-
İİK’nun 19/III gereğince; bir müddetin sonuncu gününün resmi tatil gününe rastlaması halinde, müddetin tatili takip eden günde biteceği-
Borçlunun önceki hamillerden birisi ile kendisi arasında doğrudan doğruya mevcut olan münasebetlere dayanan şahsi def'ilerini -hamilin, bonoya iktisab ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiğinin, takip hukuku açısından geçerli yazılı bir belge ile kanıtlanmadıkça- ileri süremeyeceği-
Borcun ödendiğine yönelik itirazın ve , alacaklının, kambiyo hukuku mucibince takip hakkının bulunmadığına yönelik şikayetin, ödeme emrinin tebliğ edilmesinden itibaren beş gün içerisinde icra mahkemesine yapılması gerekeceği-