Temsile yetkili olmadığı halde, temsilci sıfatıyla imza edilen kambiyo senedinden, senedi imza etmiş olan kişinin şahsen sorumlu olduğu-
Bir bono düzenlemiş olan kişinin, bono bedelinden sorumlu olabilmesi için “temyiz kudretine sahip olması ve reşit olması” gerektiği; ehliyetsizliğin takibin/davanın her safhasında süreye bağlı olmadan her zaman ileri sürebileceği gibi, bu husus kamu düzeni ile ilgili olduğundan, doğrudan doğruya da gözetileceği-
İcra takibinden sonra, taraflarca yapılan protokolde, takip konusu bonolar teker teker sayılarak “alacaklı tarafından bu senetlere dayanılarak yapılan ve yapılacak takiplerden vazgeçilmiş olduğu”nun belirtilmesinin geçerli olup, tarafları bağlayacağı-
Genel yargılamada ileri sürülebilecek hususlardan olan “senetteki borçlu şirketi devralan muteriz şirketin, önceki şirketin borçlarından sorumlu olmayacağı” hususunun icra mahkemesinde tartışılamayacağı-
Çeklerde, hamilin cirantalarla keşideci ve diğer çek borçlularına karşı sahip olduğu müracaat hakkının, ibraz müddetinin bitiminden itibaren altı ay geçmekte zamanaşımına uğrayacağı – Çekte keşide yeri ile muhatap bankanın aynı yer olması halinde, ibraz süresinin, keşide tarihinden itibaren on gün olduğu-
Mevcut bir borç için kambiyo taahhüdünde bulunulması veya yeni bir alacak senedi veya yeni bir kefaletname imza edilmesinin, borcun yenilendiğini ifade etmeyeceği-
Keşide tarihinde “YTL” para birimi yürürlükte olmasına rağmen “TL” üzerinden düzenlenmiş olan bononun “YTL” üzerinden düzenlenmiş sayılacağı-
Kambiyo senedinin bedelinin hem yazı ile ve hem de rakam ile gösterilip, bu iki bedel arasında fark bulunması halinde, yazı ile gösterilene itibar edileceği; bedel, bonoda rakamla “12.500” TL. olarak gösterildikten sonra, yazı ile “On iki beş yüz” TL. olarak yazılmış ise, bononun miktarının yazı ile bono metnine yazılırken “bin” kelimesinin maddi hataya dayalı olarak yazılmamış olduğunun kabulü gerekeceği ve bu bonodaki “alacak miktarı”nın “12.500” TL olduğunun kabulü gerekeceği-
Kambiyo senetlerine dayalı takiplerde, zamanaşımı kesen sebeplerin Ticaret Kanununda sayılarak belirtilmiş olduğu, bunların; ”dava açılması”,”takip talebinde bulunulması”,”davanın ihbar edilmesi” ve ”alacağın iflas masasına bildirilmesi” olduğu; “dava açılması” ile kastedilenin “kambiyo senetleri hukukuna ilişkin bir talep dolayısıyla yetkili mahkeme önünde usulüne uygun bir dava açılması” olduğu - Takip hukukuna ilişkin şikayet niteliğinde olan ihalenin feshi davası devam ettiği sürece alacaklı takip dosyasından alacağını tahsil edemeyeceğinden, fiili imkansızlık nedeniyle dava süresince zamanaşımı süresinin de işlemeyeceği-
Haciz talebinden sonra yapılan satış talebinin zamanaşımını kesebilmesi için, satış talebi ile birlikte satış masraflarının da yatırılmış olması gerektiği-