İhtiyati haciz kararının infazı sırasında borcun kabulünün, hukuki nitelik olarak “harici ikrar” sayıldığından, başka emare ve delillerle teyit edilmedikçe bağlayıcı olmayacağı; borçlunun bu ikrarının kendisine ödeme emri tebliğ edildikten sonra “imza itirazı”nda bulunmasına engel teşkil etmeyeceği-
Ticaret Kanununda zamanaşımını kesen sebeplerin sınırlı olarak sayılmış olduğu; borçlunun “yeniden ödeme emri tebliğ edilmesi”, “takip şeklinin değiştirilmesi” konusundaki talebinin, zamanaşımını keseceği-
İhtiyati haciz kararının daha sonra mahkeme tarafından kaldırılmış olmasının, icra takibinin yapıldığı yerin yetkisine etkide bulunmayacağı ve sırf bu nedenle icra mahkemesince “yetki itirazının kabulüne” karar verilemeyeceği-
Borçlu vekilinin başvurusunun “takip konusu senedin icra takibinden önce mi sonra mı zamanaşımına uğramış olduğu” konusuyla ilgili olduğunun, icra mahkemesince doğrudan doğruya değerlendirileceği-
Çekin zamanaşımına uğramış olması halinde, kambiyo hukukundan kaynaklanın hakların yitirileceği ancak taraflar arasındaki hukuki ilişki nedeniyle bu çekin –açılacak “alacak” ya da “itirazın iptali” davasında- “yazılı delil başlangıcı” sayılacağı-
Lehtar ile ciranta arasında yapılan sözleşmeden, keşideci veya diğer üçüncü kişilerin yararlanamayacakları-
Yetki itirazında bulunan borçlunun, itirazında “yetkili icra dairesinin neresi olduğunu” da belirtmek zorunda olduğu; birden fazla yetkili icra dairesinin yetkili olduğunun, itiraz eden borçlu tarafından ileri sürülebileceği-
Borçluya gönderilecek “yenileme emri”nin borçluya “borca itiraz” hakkı tanımadığından, süresinde yapılmamış olan tahrifat itirazının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı ancak dosyadaki son işlemden itibaren takip konusu bonoya ilişkin olarak üç yıl süre ile hiçbir işlem yapılmamış olması halinde, borçlunun “zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını” her zaman icra mahkemesinden isteyebileceği-
Tamamen doldurulmadan bono düzenlenebileceğinden, bu durumda borçlunun “aradaki anlaşmaya aykırı olarak senet metninin doldurulmuş olduğunu” yazılı belge ile kanıtlaması gerekeceği-
Davacı/borçlu senette tahrifat olduğunu iddia ettiğine göre bu sahtecilik iddiası nedeniyle açılmış ceza davasının bulunup bulunmadığı araştırılarak, ceza dosyasında bilirkişi incelemesi yapılmasına ve tanık dinlenmesine karar verilmiş ise, HUMK.nun 317.maddesine göre artık bu senede göre işlem yapamayacağından, durumu ön (bekletici) mesele yapıp sonucunu beklemek ve varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar vermek; eğer ceza davası açılmamış ise de icra hakiminin tahrifat (sahtelik) iddiasını, bilirkişi incelemesi yaptırmadan kendi görgü ve bilgisi ile çözümleyemeyeceği belirgin olmasına göre bu konuda uzman kişi veya kişilerden bilirkişi raporu alınarak sahtelik (tahrifat) yapılıp yapılmadığını usulünce incelenmesinin gerekeceği-