İcra mahkemesine sunulan dilekçede “borca” ve “imzaya” itiraz edilirken doğru icra müdürlüğü numarası belirtilirken, alacaklının isminin yanlış yazılmış olmasının maddi hataya dayalı olduğunun anlaşılması halinde, icra mahkemesince işin esasına girilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İcra mahkemesine süresi içinde “imza itirazı”nda bulunmuş olan borçlunun, imza itirazıyla birlikte, bu itirazıyla çelişmeyen –zamanaşımı, yetki, derdestlik gibi- itiraz sebeplerini bildirebileceği; fakat imza itirazıyla birlikte “borcu ödediğini” bildiremeyeceği-
Vade tarihinden itibaren üç yıl içinde takibe konulmayan bononun zamanaşımına uğramış olacağı; bononun takibe konulmakla bağlı olduğu üç yıllık zamanaşımı süresinin kesileceği ve yeni bir üç yıllık zamanaşımı süresinin başlayacağı; takipten sonra alacaklı tarafından “borçluya ait araçların tesbiti ve haczinin istenmesi ile” ve “borçlu adına kayıtlı taşınmazların haczi için Tapu Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılması ile” zamanaşımı süresinin kesilmiş olacağı-
Adi ortaklıklarda, ortaklığı idare yetkisi bulunan temsilcinin yapacağı işlemlerin, ortakları üçüncü kişilere karşı eşit olarak sorumlu kılacağı-
Çeke dayalı olarak yapılmış olan takipte, alacaklı tarafından haciz işleminden, borçlunun menfi tesbit davası açtığı tarihe kadar geçen altı aylık süre içinde herhangi bir işlem yapılmamış olması halinde, takip konusu çekin zamanaşımına uğramış olacağı-
Borçlunun gerekli harçları icra veznesine yatırdığı tarihte “imza inkarı”nda bulunmuş sayılacağı-
Keşideci-borçlunun, lehtara karşı ileri sürebileceği şahsi def’ileri -örneğin; senedin teminat senedi olduğunu- iyiniyetli hamile karşı ileri süremeyeceği-