İcra takip dosyasına konu 15 adet takip konusu olmayan 9 adet olmak üzere 24 adet bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasında, kambiyo senedi niteliğinde olmayan bonoların ciro yolu ile devri mümkün olmadığından lehdar davalı anılan belgeleri ancak alacağın temliki hükümlerine göre devri mümkün olup dosya içerisinde bu yönde bir temliknameye rastlanılmamış olduğundan, öncelikle davalının dava dışı bankaya kambiyo senedi niteliğinde olmayan bonoları ne şekilde devir ettiğinin araştırılması gerekeceği-
Davacı tarafından menfi tespit davası açıldıktan sonra, dava konusu çek ciro edildiği dava dışı üçüncü kişi tarafından icra takibine konu edilmiş ve davacı da çek bedelini işbu icra dosyasına ödemiş olduğundan, davaya istirdat davası olarak devam edilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki menfi tespit davasında, davacı vekili, "...Dava konusu araçlar 2008 yılında dosya karara çıktıktan sonra davalıya iade edilmiş..." şeklindeki beyanına göre, davalı asilin isticvap edilerek davacının bu beyanı sorularak, araçların kendisine iade edilip edilmediğinin araştırılması gerekeceği-
İİK'nun 72. maddesi gereğince açılan menfi tespit davasında, mahkemece yargılama sırasında verilen ve infaz edilen tedbir kararı ile davalı alacaklıların alacağının geciktirilmiş olduğu gözetilerek anılan yasa hükmü gereğince davalılar yararına tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Davalının dava konusu bononun cayma bedeli olarak verildiğini belirttiği ve taraflar arasındaki temel ilişkinin araç alım satım ilişkisi olduğu davada, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/e maddesi uyarınca araçların satışlarının resmi şekilde yapılması gerekeceği ve bu nedenle taraflar arasında harici olarak yapılan satım sözleşmesi geçersiz bulunmakta olup, herkesin aldığını iade ile yükümlü olması gerekeceği-
Yerel mahkemenin gerekçesine dayanak yaptığı İcra Hukuk Mahkemesi'nin dava dosyasındaki vekaletnamede isimleri yazılı kişilere tek tek sayılmış olan resmi ve özel kuruluşlardaki işleri takip etme ve bu işlerle ilgili belgeleri tanzim ve imza yetkisi tanınmış olup davacı şirket adına kambiyo senedi düzenleme yetkisi verilmemiş olup, açıkça yetki verilmedikçe ticari vekilin kambiyo senedi düzenleyemeyeceği-
Davalıya satım sözleşmesi kapsamında verilen çeklerin bir kısmının ödenmesi, bir kısmının ise mal teslim edilmemesi nedeniyle bedelsiz kaldığı iddiasına dayalı menfi tespit davasında, davacının ileri sürdüğü hususları usulüne uygun deliller ile kanıtlaması gerekeceği, somut olayda davacı yanca sunulan deliller davacının borçlu olmadığını ispata yeterli olmadığı gibi, davacının ticari defterlerinin de usulüne uygun tutulmadığı ve dava konusu uyuşmazlığın çözümüne elverişli bilgileri içermediği bilirkişi raporu ile de belirlenmiş olduğundan kanıtlanamayan davanın reddi gerekeceği-
Taraflar arasındaki menfi tespit davasında, davalı bankaca hüküm gerekçe yönünden temyiz edilmemiş, sadece davacılardan O. T. hükmü temyiz etmiş olup sözleşmede kefaleti bulunmayan temyiz eden davacının o sözleşmeye dayanılarak açılan krediden dolayı kefalet sorumluluğu bulunmadığının gözetilmesi gerekeceği-
İcra takiplerine konu çek ve bonolardan dolayı borçlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkin davada, mahkemece alınan bilirkişi raporunda tarafların defterlerinde davalı bakiyelerinin farklı olduğu, bunun sebebinin tespiti için defterlerin incelenmesi gerekeceği-
İİK'nın 72.maddesine dayalı istirdat davasında, hükümde düzenlenen istirdat davasının ödeme tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerekeceği-