İmza inkarı bulunmayan keşidecinin, senet lehtarının veya diğer cirantaların ciro imzasının sahte olmasının, diğer imza sahiplerinin ve senedin asıl borçlusu olan keşidecinin senetten kaynaklanan sorumluluğunu "imzaların istiklali ilkesi" uyarınca ortadan kaldırmayacağı-
Senedin veriliş nedeninin “malen” kaydını içermesi, malın teslim edilip senedin alındığını göstereceğinden; senet bedelinin ödendiği veya bu senedin sonradan anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasını davacı yanın usulüne uygun delillerle kanıtlamasının gerekeceği; tanık dinlenilmesinin mümkün olmadığı-
Görülen menfi tespit davasında; dava konusu senedin lehdarı olan davalı hakkında mahkumiyet kararı verilmişse de ceza mahkemesi kararı henüz kesinleşmediğinden ve hukuk hakimi ceza mahkemesinin mahkumiyet kararı ile bağlı olacağından ceza mahkemesi kararının sonucunun beklenmesinin gerekeceği-
Bilirkişi raporuna yapılan itirazda; uyuşmazlık konusu sözleşme 14.04.2000 tarihli olup, alınan bilirkişi raporundaki mukayese imzalar ise 2002, 2005, 2006 ve 2010 tarihli olduğundan; ihtilafsız dönem (sözleşme tarihi) öncesine ait imza örnekleri celp edilip imzanın davacıya ait olup olmadığı yönünde yeni bir bilirkişi raporu alınması gerekeceği-
İstirdata dönüşmüş menfi tespit ilamları kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağı-
İİK. 89/3'e göre açılacak menfi tespit davalarının üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde açılması gerekeceği; 15 günlük süre hak düşürücü nitelikte bir süre olup re'sen dikkate alınması gerekeceği-
Davacının takip dosyasında vaki borca itirazının süresinde kabul edilmesi ile takip, işbu dava açıldıktan sonra durmuş ise de, bizatihi ödeme emri tebliği ve alacak talep edilmesi nedeniyle menfi tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunduğu-
İcra dosyasının dosyada mevcut olmadığı ancak icra müdürlüğünce mahkemeye gönderilen tedbir konulu 10.05.2013 tarihli yazıda, davacının takip borçlusu olmadığı ancak İİK 150/b uyarınca kiracı olan davacıya muhtıra gönderildiği, davacının muhtıra hakkında icra mahkemesine şikayet hakkını kullandığı, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, davacı hakkında haciz işlemlerinin uygulandığı dosyada davacının haciz tehdidi altında olması karşısında hukuki yararı bulunduğundan mahkemece İİK 150/b maddesindeki düzenleme gözetilerek ipotek alacaklısına da davanın yöneltilmesi sağlanarak işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Teslimin ve geç teslimin de kendi kusurundan kaynaklanmadığını kanıt yükünün davalıya ait olduğu, bu itibarla, mahkemece aralarında gümrük ve hava taşıması konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınarak navlun ücretine yönelik istirdat ve menfi tespit taleplerinin değerlendirilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporu ve eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Kambiyo senedi olan bonoya dayalı yapılan takipte; her ne kadar Adli Tıp Kurumu Raporu ile 12.05.2003 olan tanzim tarihinin sonradan 12.05.2005 yapıldığı belirlenmiş ise de, bu tarihin vade tarihi olan 21.11.2005 tarihinden önce olması karşısında, takip konusu senedin kambiyo senedi olması vasfını etkilemeyeceği-