Peşin olarak çeklerle ödenen kira bedeli 37.000 TL nin tahsili ve henüz vadesi gelmeyen 09.09.2012 ve 09.10.2012 keşide tarihli 37.000 TL lik çekler yönünden borçlu olmadıklarının tespiti istemine ilişkin davada; yasal anahtar teslimi için bu tarih esas alınmak gerekirken kiraya verenin tevdi mahallinden anahtarı teslim aldığı tarih olan14.09.2012 tarihi esas alınıp bu tarihe kadar kira parasından davacı kiracının sorumlu tutulmasının doğru olmadığı-
Uyuşmazlık organize sanayi bölgesinde bulunan taşınmazların yönetim aidatından dolayı borçlu olmadığına yönelik menfi tespit istemine ilişkin olduğunda, hükmün temyiz incelemesinin Yüksek 13. Hukuk Dairesi 'nin görevi kapsamında olduğu ve dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerektiği-
Davacı kiracı tarafından davalı kiraya veren aleyhine açılan menfi tespit istemi-
Menfi tespit davasına konusu senedin emanet fişlerinden koparılarak senet haline getirilip getirilmediği iddiası üzerinde durularak gerektiğinde bu hususta konusunda uzman bir bilirkişiden veya bilirkişi heyetinden rapor alınarak karar verilmesi gerektiği-
Davaya konu kambiyo senetleriyle ilgili davalının tefecilik suçundan sanık olarak yargılanarak hakkında mahkumiyet kararı verilmiş ise de, Asliye Ceza Mahkemesi kararının Yargıtay 7. Ceza Dairesindeki temyiz incelemesi sonucunda zamanaşımı nedeniyle kararın bozularak sanık hakkındaki kamu davasının ortadan kaldırılmasına karar verildiğinin saptandığı, ayrıca benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda kambiyo senedi vasfındaki senetler nedeniyle davacı tarafın bedelsizlik iddiasını da kanıtlayamadığı gerekçeleriyle davanın reddi gerektiği-
Kiracının kiraya veren aleyhine açtığı menfi tespit istemi-
Dava konusu senedin hem rakamla hem de yazıyla olan kısımlarında miktarının ''yirmi milyon'' olduğu, senedin tanzim tarihinde ''TL'' para birimi geçerli olduğundan, senedin ''TL'' üzerinden düzenlenmiş olduğu, 01.01.2005 tarihinde ''YTL'' para birimi uygulamasına geçilmiş ve para biriminden altı sıfır atıldığından dolayı takip tarihi itibarıyla senetteki miktardan altı sıfır atılması gerektiği için senedin takip tarihi itibarıyla miktarının 'YTL'' ye eşdeğer ''20'' TL olarak kabulü gerektiği  ve bu durumda mahkemece dava konusu senedin belirtilen bu miktara (20 TL) vade tarihinden itibaren hesaplanacak faizi de gözetilerek belirlenecek miktar üzerinden davanın reddine, bakiye kısım yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği-
506 s. K. mad. 80/12 uyarınca, sigorta primlerini haklı bir neden olmaksızın yasal süresi içinde ödemeyen özel hukuk tüzel kişilerinin üst düzey yönetici ve yetkililerin Kurum'a karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları- 6183 s. K. mad. 58/1 uyarınca, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu (İş Mahkemesi) nezdinde itirazda bulunabileceği- 6183 s. Kanunda, İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir hükme yer verilmemiş bulunması karşısında, Yasada öngörülen 7 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusunun, aynı konuda yeni bir menfi tespit, istirdat davası açamayacağı- Mahkemece, işverenin sigorta primlerini borcun ait olduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar ödeyebileceği belirtildiğinden, zamanaşımına ilişkin kanun ve kanunun uygulanması gereken dönem gözönünde bulundurularak, davacıların sorumluluk dönemleri belirlendikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi ve davalı Kurum lehine  1136 s. Av. K. mad. 168 gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Menfi tespit davasının kabulü halinde eski hale iade kurumunu düzenleyen İİK'nun 72/5. maddesi özel hüküm niteliğinde olup, 'borçludan fazla para tahsil olunarak alacaklıya verildiğinin hesap neticesinde anlaşılması halinde verilen paranın ayrıca hükme hacet kalmaksızın geri alınacağını' düzenleyen ve genel hüküm niteliğinde bulunan İİK'nun 361. maddesi hükmünün somut olayda uygulama yeri olmadığı, o halde mahkemece; borçlunun şikayetinin kabulü gerekeceği-
Borcu kabul eden davacının daha sonra kabul ettiği borçla ilgili bonolardaki imzaları inkar ederek menfi tespit davası açması, çelişkili davranışta bulunma yasağına aykırı olduğundan dinlenemeyeceği-