Tüzel kişilere tebliğin, yetkili temsilcilerine, bunlar birden fazla ise, yalnız birine yapılacağı, eğer hükmi şahıslar namına kendilerine tebliğ yapılacak kimseler her hangi bir sebeple mutat iş saatlerinde iş yerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğin, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılması gerekeceği, tüzel kişiye çıkarılan tebligat tüzel kişinin yetkili temsilcisine yapılmamış ve sıralı kişilere yapılmışsa, bunun nedenlerinin açıkça ve ayrıntılı olarak tebligat mazbatasına yazılması gerekeceği-
Borçlunun başvurusunun, İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet yolu ile ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne ve tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin olduğu, bu durumda, anılan şikayeti inceleme görevinin icra hukuk mahkemesine ait olduğu-
İİK'nun 89. maddesi gereği borçlunun 3. kişideki hak ve alacaklarının haczi için haciz ihbarnamesi gönderilmesi halinde, 3. kişinin, borçluya ait hak ve alacak var ise haciz gereği işlem yapması, yok ise icra dairesine itirazlarını bildirmesi gerekeceği, bu durum 3. kişinin hukukunu ilgilendirmekte olduğundan, şikayetçinin icra müdürlüğün kararının iptalini istemekte "hukuki yararı"nın bulunduğu-
Şikayetin konusunun, hacizli malların, istihkak iddia eden 3. kişinin elinde haczedilmiş sayılıp sayılmayacağı, buna bağlı olarak muhafaza altına alınıp alınamayacağına yönelik olduğu; İİK'nun 4. maddesi gereğince icra ve iflas dairelerinin muamelelerine karşı yapılan şikayetlerle itirazların incelenmesi yetkisinin icra dairesinin bulunduğu yer icra mahkemesine ait olduğu; bu hususun kamu düzeni düşüncesiyle getirilmiş kesin yetki kuralı olduğu; haczin talimat icra müdürlüğü'nce yapılması halinde ise, hacizle ilgili şikayetleri incelemeye talimat icrasının bağlı olduğu icra mahkemesinin yetkili olduğu; somut olayda, şikayete konu İİK m. 97. uyarınca haciz ve muhafaza işleminin, ...İcra Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilmesi nedeniyle Kocaeli İcra Hukuk Mahkemesi yetkili olduğundan mahkemece şikayetin esasına ilişkin olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerektiği-
İcra mahkemesince, öncelikle yetki itirazının kabulünden sonra dosyanın süresinde yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi talebinde bulunulup bulunulmadığının denetlenerek, süresinde gönderilmesi talebinde bulunulmamış ise takibin açılmamış sayılması gerekeceği-
Fahiş faiz talep edildiği, bileşik faiz uygulaması yapıldığı, yapılan ödemeler gözetilmeden faiz hesaplanmasının doğru olmadığı yönündeki iddiaları içeren şikayetin duruşma açılıp sonuçlandırılması gerektiği-
Borçlu vekilinin mazeretinin kabul edilmesi durumunda, yeni bir duruşma günü verilerek savunma hakkının kullanılmasının sağlanmasının zorunlu olduğu-
Temyize konu kararda vekalet ücretinin kısa kararda yer almaması nedeni ile temyiz süresinin gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren başlayacağı-
Borçlu tarafça, temyize konu şikayet ile aynı gün .... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/559 Esas sayılı dosyasında yapılan şikayet başvurusunda da takip dayanağı ilama dayalı olarak birden fazla takip başlatıldığından bahisle .... İcra Müdürlüğü'nün 2013/7106 Esas sayılı takibin iptalinin talep edildiği, anılan şikayetin 08.10.2013 tarihinde karara bağlandığı; bu durumda, aynı konuda derdest bir şikayet mevcut olduğundan, mahkemece derdestlik nedeniyle ret kararı karar verilmesi gerektiği-
İİK'nun 18/3. maddesi gereğince aksine hüküm bulunmayan hallerde duruşma yapılmasına gerek olup olmadığı icra mahkemesinin takdirine bırakılmış ise de, anılan takdir yetkisi mutlak bir seçimlik hak olmayıp, halin icabına göre işin duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği durumlarda mahkemenin takdir yetkisini duruşma yapmaktan yana kullanması gerektiği; şikayet dilekçesinde, diğer şikayet sebepleri yanında; fahiş faiz talep edildiği, bileşik faiz uygulaması yapıldığı, yapılan ödemeler gözetilmeden faiz hesaplanmasının doğru olmadığı yönündeki iddiaların duruşma açılıp, gerektiğinde bilirkişi incelemesi ile sonuçlandırılması gerektiği-