İcra mahkemesinden «ödeme emrinin iptali»nin istenmiş olması halinde, «takibin iptaline» karar verilemeyeceği-
İcra dairesine itiraz ederek takibi durduran borçlunun ayrıca icra mahkemesine (tetkik merciine) yapacağı itirazın reddedilmesi gerekeceği–
“Şikayet”, “dava” niteliğinde bulunmadığından, icra mahkemesindeki şikayet'e, üçüncü kişilerin “müdahale”de (HUMK. 54 vd., şimdi; HMK. mad. 67 vd.) bulunamayacağı–
Ancak temyize konu teşkil edebilecek bir hususta tavzih yoluyla esasa ilişkin biçimde hüküm fıkrasında değişiklik yapılamayacağı–
Yargılamanın iadesi talebinin, aksine karar verilmedikçe takibin devamını engellemeyeceği–
Yasa gereği icra mahkemesinde (tetkik merciinde) duruşma yapılması zorunlu olan işlerde, iki tarafın da duruşmaya gelmemesi halinde, icra mahkemesince (tetkik merciince) -HUMK. mad. 409 (şimdi, HMK. mad. 150) uyarınca- «dosyanın (davanın) işlemden kaldırılmasına (müracaata bırakılmasına)» karar verilmesi gerekeceği–
Maddi hataya dayanan bozma kararına uyulmasının, lehine bozma yapılan taraf yararına kazanılmış usuli hak teşkil etmeyeceği–
«El atmanın önlenmesi» (men’i müdahale) gibi taşınmazlara ilişkin ilâmlarının icra dairesince infazına yönelik şikâyetlerin, yerinde keşif yapılarak, asıl dava sırasındaki keşifte dinlenen bilirkişiler ve ilâmın dayandığı krokiyi çizen fen memuru da mümkünse hazır bulundurularak mümkün değilse yeniden tayin edilerek ehil bilirkişi vasıtasıyla, infazın yapılmasında hatalı bir işlem bulunup bulunmadığının araştırılması gerekeceği–