Maddi hataya dayanan bozma kararına uyulmakla, kazanılmış hak oluşmayacağı - Şikayetin «aktif husumet ehliyeti» yönünden (yokluğu nedeniyle) reddi halinde, ayrıca şikayetin süresinde olup olmadığının incelenmesine gerek kalmayacağı–
İcra mahkemesince, «icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisizliğine» karar verilmesi halinde, bu karara karşı temyiz süresinin sona erdiği veya Yargıtay’ın onama kararının tebliğ edildiği tarihten (yetkisizlik kararının kesinleşmesinden) itibaren alacaklının -HUMK. 193/II uyarınca- on gün içinde, «dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesini» istemesi (aksi taktirde -HUMK. 193/III uyarınca «takibin açılmamış sayılmasına» karar verilmesi) gerekeceği–
İhtiyati tedbir kararını infaz eden icra memurunun bu işlemine karşı şikâyetin icra mahkemesine (tetkik merciine) değil, ihtiyati tedbir kararını veren mahkemeye yapılması gerektiği–
«İstihkak davası» şeklinde çözümlenmesi gereken uyuşmazlığın «şikâyet» şeklinde İcra mahkemesine (tetkik merciine) getirilmiş olması halinde, hukukî nitelendirmeyi yapmak hakime ait olduğundan uyuşmazlığın «istihkak» prosedürüne göre çözümlenmesi gerekeceği– (HUMK. 76’ya (şimdi; HMK. 33'e) göre, hukuki nitelendirmeyi yapmak hakimin görevi olduğundan, başvurunun «şikayet»mi «istihkak davası»mı olduğunu hakimin belirleyeceği)–
Satışa konu taşınmaz üzerinde haczi bulunan alacaklıların, yapılan ihalenin feshini -«tapu sicilindeki ilgili»lerden olmaları nedeniyle- isteyebilecekleri–