HUMK. 76’ya (şimdi; HMK. 33'e) göre hukuki nitelendirmeyi yapmak hakimin görevi olduğundan, dilekçede «gecikmiş itiraz»dan bahsedilmiş olmasının, uyuşmazlığın «usulsüz tebligat nedenine dayalı şikayet» olarak algılanıp çözüme kavuşturulmasına engel teşkil etmeyeceği–
İlamda yer almayan alacak kalemlerinin yorum yoluyla arttırılamayacağı–
Satılan taşınır üzerinde rehin hakkı bulunan alacaklının sırf bu sıfatla başka alacaklıların talebi üzerine yapılan ihalenin feshini isteyemeyeceği–
«Şikayet» niteliğinde olan «ihalenin feshi» duruşmalarına, iki tarafında gelmemesi halinde İİK. 134/II’deki özel hüküm nedeniyle HUMK. 409 (şimdi; HMK. 150) hükmünün uygulanamayacağı–
«Kendine satış ilanı tebliğ edilmediği» ileri sürülen ilgililer yerine, başka kişilerin bu sebeple ihalenin feshinin isteyemeyeceği—
İnfazın, ilama uygun olarak yapılmış olup olmadığının, icra mahkemesince (tetkik merciince) yerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak araştırılması gerekeceği–
İpoteğin niteliği hakkında ilgili bankadan bilgi alınarak ve gerektiğinde ipotek akit tablosu getirtilerek «ipoteğin hangi amaçla kurulduğu» araştırılarak sonuca gidilmesi gerekirken, tanık dinlenerek uyuşmazlığın çözümlenemeyeceği—
İhale konusu taşınır/taşınmaz üzerinde -aynı ile ilgili bir dava nedeniyle konulmuş dahi olsa- ihtiyati tedbiri bulunan kişinin, -bu ihtiyati tedbir, o şeyin cebri icra yolu ile satışını da önlemek için konulmuş olmadıkça- ihalenin feshini isteyemeyeceği–