Alacaklı banka ile borçlu şirket arasında akdedilen kredi sözleşmesinde müşterek borçlu müteselsil kefil olan şirketin doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı için tesis edilmiş ipotekle ilgili, ipotek akit tablosunda yer almayan ve İİK. 149. maddesi anlamında borçlu olmayan şirket hakkında ipotekli takip yapılamayacağı, kredi sözleşmesinden kaynaklanan borç nedeniyle alacaklı tarafından bu şirket hakkında sadece genel haciz yoluyla takip yapılabileceği, borçlu şirket hakkındaki takibin iptali gerekeceği-Borçlu tarafın eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından, alacaklı tarafça talepte bulunulduğu takdirde mahkemece, takibin asıl borçlu şirkete yöneltilmesi için alacaklıya kesin süre verilmesi, verilen süre içinde alacaklı tarafından ek takip talebi düzenlenerek takibin asıl borçluya yöneltilmesi (icra emri gönderilmesi); verilen kesin sürede takibin asıl borçluya yöneltilmemesi halinde ise takibin iptali yönünde karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece yapılacak iş; duruşma açılarak tarafların bildirdikleri bankalardan hakkın doğum tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranlarının sorulması ve hakkın doğum tarihinden itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarının bilirkişiye hesaplattırılması şeklinde olması gerektiği-
İlamın hüküm kısmının aynen infazı zorunlu olup, dar yetkili İcra Mahkemesi yorum yoluyla hükmü değiştiremeyeceği- Avans faiz oranının, 30 Haziran günü önceki yılın 31 Aralık günü uygulanan avans faiz oranından beş puan veya daha çok farklı olması halinde; yılın ikinci yarısında bu oranın geçerli olduğu kuralı çerçevesinde faizin hesaplanması için gerektiğinde bilirkişiden raporu alınarak sonuca gidilmesi gerekirken, TCMB tarafından belirlenen ve yayınlanan avans faiz oranlarına göre yapılan ve denetime elverişli olmayan hesaplama ile sonuca gidilmesinin isabetsiz olduğu-
Şikayetin, takip şartının yerine getirilmediğine ilişkin olduğu, borcun ödenerek takip dosyasının infazen işlemden kaldırılmasının, şikayetin esasının incelenmesine engel teşkil etmeyeceği-
İlk takipten feragat edilmeksizin aynı alacak için bozmadan sonraki ilama dayanılarak yeni bir takip yapılması halinde ikinci takip mükerrer olacağından, mahkemece, şikayetin borçlunun talebi de nazara alınarak gerektiğinde bilirkişiden de rapor alınmak suretiyle çözümlenmesi gerektiği-
Alacaklı tarafından ölü kişinin mirasçısı yerine ölü kişi hakkında takip yapılması, maddi hataya ve kabul edilebilir bir yanılgıya dayalı olup, dürüstlük kuralına da aykırı olmadığından alacaklının HMK.nun 124/3-4.maddesi uyarınca taraf değişikliği yapmak suretiyle bu yanlışlığı düzeltmesinin mümkün olduğu-
Mahkemenin yanlış takip dosyasını inceleyerek sonuca gidemeyeceği-
Borçlu vekilinin birleşen dosyadaki hacizlerinin, 5999 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. madde ve 6111 Sayılı Yasa geçici 2.maddesi gereğince kaldırılmasına ilişkin talebi, İİK'nun 16/1. maddesine dayalı şikayet niteliğinde olduğu-
Somut olayda duruşma açılarak taraflar çağrılıp, dayanak ilamın takip borçlusu yönünden kesinleşip kesinleşmediği yönünde bir araştırma yapıldıktan sonra esas hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Haciz nedeniyle hesaptan gelen paranın ödenmesinin haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesine engel olmadığı-