Borçlunun ödeme emrinin iptali şikayetinden sonra yetki itirazının alacaklı tarafından kabulü karşısında şikayetin konusu kalmadığı, ancak şikayetin konusuz kaldığı tesbit edildiğine göre, borçlunun şikayetinde haklı olup olmadığı belirlenip, oluşacak sonuca göre yargılama gideri ile vekalet ücreti hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
İcra mahkemesinde görülen işlerde basit yargılama usulünün uygulanacağı, süreye tabi olan taleplerde, dilekçede belirtilmeyen bir hususun, yargılama aşamasında ileri sürülmesi halinde nazara alınamayacağı, ancak süreye tabi olmayan başvuru nedenlerinin yargılama aşamasında, ileri sürülmesi halinde, mahkemece usul ekonomisi ilkesi (HMK. mad. 30) inceleme yapılması gerekeceği- Faize itiraz, ilama aykırılık niteliğinde şikayet olup, her zaman mahkeme önüne getirilebileceğinden, borçlu vekilinin ek talebinin değerlendirilmesi gerekeceği-
İcra müdürlüğünün kapatılması üzerine dosyanın devredildiği yer icra müdürlüğü dosyasının icra mahkemesince incelendiği anlaşıldığından, mahkeme kararının yerinde olduğu-
Jandarma Genel Komutanlığı'nın taraf sıfatının bulunduğu- Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kararlarında İYUK.m.28'in uygulanması gerektiği-
Şikayetin, asıl icra dairesinin talimatının, talimat icra müdürlüğünce yerine getirilmemesine dair karara ilişkin olup, bununla ilgili şikayetin de talimat icra dairesinin bağlı olduğu ... İcra Mahkemesi'nce incelenmesi gerektiğinden yetkisizlik kararının yerinde olmadığı-
Talep olmadığı ve takip şekline uygun düşmediği halde yetkisizlik ve gönderme yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu- Şikayetin konusuz kaldığı tespiti yapıldığına göre, borçlunun şikayetinde haklı olup olmadığı belirlenerek yargılama gideri ile vekalet ücreti hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Şikayet tarihinde yürürlükte olan HMK'nın basit yargılama usulüne ilişkin 316. vd. madde hükümleri uyarınca yargılamanın yürütülmesi, şikayet olunana şikayet dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilip, taraf teşkilinin sağlanması; İİK'nın 18. maddesi uyarınca duruşma açılması, tahkikatın duruşmalı olarak yapılması, ilk haciz sahibi alacaklının şikayetçi vergi dairesi olduğu gözetilerek şikayetin kabulüne karar verilmesi gerektiği-
HMK. 297/2 uyarınca, hükmün sonuç kısmında, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekeceği-
Borçlunun yaptığı itirazlardan birinin incelenmemesi sonucunda eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
Hilenin bir Ceza Mahkemesi kararı ile tespit edilmiş olması gerekli olmasa da, hile teşkil eden olayla ilgili olarak Ceza Mahkemesi'nde dava açılmış ise, verilecek mahkumiyet kararının maddi olay bakımından Hukuk Hakimini bağlayacağı-