Alacaklı cirantanın taraf olmadığı menfi tesbit davasında verilen tedbir kararının, takip alacaklısını bağlamayacağı- Çekin arkasında karşılıksız şerhi bulunmasa dahi alacaklı tarafından takip konusu yapılabileceği
Bonoya dayalı olan takiplerde borçludan 'avans faizi' talep edilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı-
Bonoların üzerine 'kefil' ibaresi yazılsa dahi bunun 'aval' olarak nitelendirilmesi gerekeceğini ve aval verenin bononun diğer borçluları ile birlikte mütselsilen sorumlu olacağı-
TTK.'nun 662. (şimdi; 750.) maddesinde zamanaşımını kesen sebeplerin sınırlı olarak sayılmış olduğu, ayrıca alacaklı tarafından yapılan her icra takip işleminin de zamanaşımını keseceği; zamanaşımının kesilmesiyle kesildiği tarihten itibaren yeni bir sürenin işlemeye başlayacağı-
Borçluların dava dilekçesinde inkâr tazminatı talebinin bulunması ve borca itirazlarının kısmen kabul edilmiş olması halinde, İİK.'nun 169/a-VI maddesi uyarınca, borçluların itirazlarında haklı çıktıkları miktar üzerinden borçlular lehine inkâr tazminatına karar verilmesi gerekeceği-
Senedin keşideci bölümünde şirket ve şirket temsilcisinin (aynı kişinin) elinden çıkmış iki imzasının bulunması halinde ve imzalayanın şirket temsilcisi olması durumunda imzalardan bir tanesinin şirketi, açığa atılan diğer imzanın da imza sahibinin şahsı adına atılmış olduğunun kabulü zorunluluğu- Senetteki borçtan sorumlu olmak için keşidecinin tek imzasının yeterli olduğu - Bononun ön yüzündeki ikinci imzanın atılması zorunluluğu olmadığı, açığa atılan imzanın aval olarak değerlendirildiği -Borçlunun başvurusunun borca itiraz olduğu hallerde mahkemece imzaya itiraz hükümlerinin değerlendirilemeyeceği ve buna istinaden tazminata hükmedilemeyeceği-
Şirketin münferiden temsile yetkili temsilcinin kooperatif kaşesi dışında senet üzerine atmış olduğu imzanın bizzat kendisini sorumlu kıldığı- Keşideci imzası dışında bononun ön yüzüne konulan her imzanın aval şerhi sayılacağı- Senedin keşideci bölümünde kooperatif temsilcisinin (aynı kişinin) elinden çıkmış iki imzasının bulunması halinde ve imzalayanın kooperatif temsilcisi olması durumunda imzalardan kooperatif kaşesi üzerine atılanın kooperatifi, açığa atılan diğer imzanın da imza sahibinin şahsı adına atılmış olduğunun kabulü zorunluluğu-
BK.'nun 84. (şimdi; TBK.'nun 100.) maddesi uyarınca yapılan kısmı ödemelerin öncelikle faiz ve masraflara mahsup edilmesi geriye kalan paranın ise asıl alacaktan indirilmesi ve her ödeme yapıldıkça kalan alacağın bu şekilde saptanması gerekeceği-
Hasımsız olarak verilen “zayi nedeniyle iptal kararı”nın davada taraf olmayan üçüncü kişileri bağlamayacağı-