Bonodaki imzanın borçlu şirket yetkilisine ait olmadığının yöntemince yapılan bilirkişi incelemesi ile tesbit edilmiş olması ve vekaletname ile yetki verilen kimsenin şirket ortaklar kurulu kararı ile verilmiş şirketi borçlandırma yetkisi bulunmaması halinde borçlu şirketin, borca itirazın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu tarafından sunulan 'borcun olmadığı itfa veya imhal edildiği'ne dair belgenin, takip konusu borç nedeniyle verildiğinin kabul edilebilmesi için, belgede takip dayanağı senede açıkça atıfta bulunulmasının zorunlu olduğu-
Borçlunun yetki itirazının kabul edilmesiyle, yetkili icra müdürlüğünce borçluya yeniden ödeme emri gönderilmesi gerekeceğinden, başka bir deyişle, icra takibi henüz kesinleşmemiş sayılacağından, bu icra dairesince konulmuş olan haczin hükümsüz olacağı-
Alacaklının bonoya dayalı alacağı için sözleşmede belirtilen oran üzerinden temerrüd faizi isteyebileceği, bunun için sözleşmede takip konusu senede açıkça atıf yapılmış olması gerektiği-
Çekin ibraz tarihinde karşılığının bulunmadığının saptanması halinde, mahkemece keşideci aleyhine –ibrazdan sonra yapılan ödemeler düşülmeden- çek bedelinin tamamı üzerinden %5 (şimdi; % 10) oranında çek tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Bir mahkeme kararının gerekçesinin, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyduğundan bütün mahkemelerin her türlü kararlarının ''Anayasanın 141/3, HMK.'nun 27 ve 297. maddeleri uyarınca'' gerekçeli olarak yazılması gerektiği-
Avalin, senet üzerinde yazılan tek taraflı ve bağımsız bir kambiyo taahhüdü olduğunu, avalin sorumluluğunun fer'i değil aval verdiği kişi ile aynı seviyede olduğu, avalistin lehine aval verdiği kişi hangi şartlarla senetten sorumlu ise kendisinin de borçtan o şekil ve kapsamda sorumlu olduğu, sorumluluğunun tali bir sorumluluk olmayıp müteselsil sorumluluk olduğu-
Vadesi gösterilmemiş olan bononun bir yıl içinde ibraz edilmemiş (protesto edilmemiş) olması halinde, zamanaşımı süresi dolmadıkça senet keşidecisini sorumluluktan kurtarmayacağı, bu durumda sadece alacaklının önceki cirantalara ve avalistlere karşı rucü hakkının düşeceği-
Borçlunun sunduğu ibraname altındaki imza açıkça alacaklı tarafından inkâr edilmediğinden olayda İİK.'nun 68/a maddesinin uygulama olanağının bulunmadığı ve borçlu hakkındaki takibin itiraz edilen kısım yönünden durdurulmasına karar verilmesi gerekeceği-