Alacaklının önce ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapması yasal zorunluluk olduğundan, mükerrerlik iddiasının ancak rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip dışındaki diğer takipler yönünden ileri sürülebileceği-
Alacaklı vekiline dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmeksizin, taraf teşkili sağlanmadan, varsa delilleri toplanmadan, savunma hakkını kısıtlar biçimde duruşma açılıp yargılamaya devam olunması ve yokluğunda davalı aleyhine hüküm kurulmasının isabetsiz olacağı-
Bir kişi hakkında kesinleşmiş bir iflas kararı varken, ikinci bir iflas kararı verilmesinin isabetsiz olacağı, mahkemece davalı şirketin, iflasına karar verildiği belirtilerek, bu kararın kesinleşip kesinleşmediği denetlenmeden davalı şirketinin yeniden iflasına karar vermeye yer olmadığına karar verilmiş olması doğru olmayıp, mahkemece kararın kesinleşip kesinleşmediğine bakılmalı; kesinleşmiş olması halinde şimdiki gibi yeniden iflasına karar vermeye yer olmadığına, kesinleşmemiş olması halinde ise daha önce verilen iflas kararının kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması gerekeceği-
Takip dayanağı genel kredi sözleşmelerinin bir kısmında her ne kadar müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak üçüncü kişi (borca mahsuben kısmi ödeme yapan) …'ın ismi de yer almakta ise de, alacaklı tarafından anılan bu kefil yönünden icra takibi başlatılmadığı görülmediğinden limit ipoteği niteliğinde olan söz konusu taşınmazların satışından elde edilecek tutarın yasal kesintiler sonrasında alacaklıya ödenmesi gerekeceğinden icra müdürlüğünce anılan üçüncü kişi tarafından yapılan ödemenin ipotekli taşınmazların satış bedelinden düşülmesi yönünde re'sen karar alınmasının isabetsiz olduğu-
İpotek, vadeli tesis edildiğine göre vade gelmeden takibe girişilmesinin akde aykırılık olacağı-
Mahkemece getirtilen ipotek akit tablolarında taşınmazlara ipotek konulmuşsa da, anılan taşınmazlar için alacaklı lehine bir ipotek bulunmadığı gibi takip tarihinden önce alacaklının Çerkezköy Tapu Müdürlüğü'ne hitaben yazılan yazıda 17 ve 20 no'lu bağımsız bölümler için ipoteklerin fek edildiğinin yazıldığı görüldüğünden mahkemece, anılan taşınmazların takyidatlı tapu kayıtlarının celbedilerek ipoteklerin fek edilip edilmediği yönünden araştırma yapılarak sonucuna göre bir inceleme yapılması gerekeceği-
Kullandırılan nakdi krediler nedeniyle bankanın yapacağı taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile takipte banka çek garanti bedellerinin de depo edilmesini isteyebileceği; böylece taşınır satışı ile rehin ortadan kalkacağından, limit dahilindeki artan bedel davacı bankanın hesabına depo edilebileceği-
Şikayet davasında; İcra ve İflas Kanunu 45. maddede yer alan Rehin ve İpotekle Temin Edilmiş Alacaklar hükmünün asıl borçlu için getirilmiş bir kural olup, kefiller hakkında uygulanmayacağı, Borçlar Kanunu uyarınca kefil, borçlu ile beraber müteselsilin kefil ve müşterek müteselsil borçlu sıfatı ile kefil olmuşsa alacaklının, asıl borçluya müracaat ve rehinleri nakde tahvil ettirmeden evvel, kefil aleyhine takibat icra edebileceği, takip dayanağı kredi sözleşmesi içeriğinde kefaletin müteselsil olduğunun yazılmasına göre şikayetçiler hakkında genel haciz yolu ile takip yapılmasında yasaya aykırılığın olmadığı-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusuna karşı alacaklının, yalnız rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceği,taşınır rehni veya taşınmaz ipoteği ayrımı yapılmaksızın rehnin mevcudiyetinin yeterli görüldüğü-