1086 sayılı HUMK’nun 92. maddesi hükmünün, kabulün iki taraftan birinin diğerinin netice-i talebine muvafakat etmesi olarak belirtildiği ve aynı Yasa’nın 95. maddesi hükmünde kabulün kesin hükmün hukuki neticelerini doğuracağının öngörüldüğü, o halde mahkemece davalının “kabul beyanı gözetilmek suretiyle” bir karar verilmesinin gerekeceği-
Miras bırakandan intikal eden taşınır taşınmaz mallar ve haklar araştırılarak, tapu kayıtları ve varsa öteki delil ve belgeler mercilerinden getirtilmeli, mahallinde keşif yapılarak intikal eden malların ve hakların nitelikleri ve değerleri hakkında uzman bilirkişiden rapor alınarak değinilen anlamda bir mal kaçırma kastının bulunup bulunmadığı açıklığa kavuşturulmasının gerekeceği-
Mirasbırakanın yapmış olduğu temlikle ilgili olarak gerçek amaç ve iradesinin mirastan mal kaçırma amaçlı olmadığı ve minnet duygularına dayalı olarak temlikin gerçekleştirildiğinin kabulü gerekeceği-
Tasarrufa konu malın sabit tenkis oranında bölünmezliği ortaya çıktığı takdirde tercih hakkı gündeme gelecektir, böyle bir durum ortaya çıkmadan davalının tercih hakkı doğmadan davalının tercihinin kullanması söz konusu olamayacağından davalıdan tercihi sorulmak ve 11.11.1994 günlü 4/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca sür'atle dava konusu olup sabit tenkis oranına göre bölünemeyen malın, tercih hakkının kullanıldığı gündeki fiyatlara göre değeri belirlenmeli ve bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak naktin ödetilmesine karar verilmesinin gerekeceği-
İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan davanın, ilk yenilemeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamayacağı-
Görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Medeni Kanunun 706, Borçlar Kanunun 213 ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçıların dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilecekleri-
Miras bırakanın gerçekte bedelini bizzat ödeyip, üçüncü kişiden satın aldığı taşınmazı mirastan mal kaçırmak amacıyla tapu siciline yarar sağlamak istediği kişi (davalı) adına kaydettirmesi halinde, 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı Yargıtay İ.ları Birleştirme Kararı uygulanamayacağı; anılan kararın, konusu ve sonuç bölümü itibariyle, murisin kendi üzerindeki tapulu taşınmazlar yönünden yaptığı temliki işlemler için bağlayıcı olduğu-
Miras bırakanın, ölünceye kadar bakıp gözetme karşılığı yaptığı temlikin muvazaalı olup olmadığının belirlenebilmesi için, sözleşme tarihinde miras bırakanın yaşının, fiziki ve genel sağlık durumunun, aile koşulları ve ilişkilerinin, elinde bulunan malvarlığının miktarının, temlik edilen malın, tüm malvarlığına oranının ve bunun mâkul karşılanabilecek bir sınırda kalıp kalmadığı gibi bilgi ve olguların birlikte, gözönünde tutulması gerekeceği–
Mahkemece keşfen dava değerinin belirlendiği ve yargılama sırasında da harç ikmal edildiğinden, asıl davada davalılar yararına bu değer üzerinden avukatlık ücreti takdir ve tayin edilmesi gerekeceği-