TBK. mad. 586/1 gereğince; kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebileceği-İİK 45. maddesi gereği, asıl borcun teminatı olarak verilen rehnin paraya çevrilmeden önce, asıl borçlu hakkında takip yapılamayacağı ve ihtiyati haciz kararı alınamayacağı-
İhtiyati haciz talebinden önce takip yapılması ve takibe vaki itirazla takibin durmuş olmasının, İİK. mad. 257'deki koşulların gerçekleşmesi halinde ihtiyati haciz istemine engel olmayacağı-
"Davalının çeki iktisapta ağır kusurlu bulunduğu veya kötü niyetli olduğu" hususunun, davacı tarafından ispat edilememiş olmasına göre, "davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine" karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu ifada geciktiğine ve alacaklı tarafça gönderilen ihtara rağmen borçlu tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı iddia edildiğine göre mahkemece, TBK. mad. 586/1' de öngörülen kefile müracaat edebilme koşulunun gerçekleştiği, ayrıca kefile ihtara gerek bulunmadığı nazara alınıp, müteselsil kefil bakımından da ihtiyati haciz talebinin kabulü gerekeceği-
İhtiyati haciz kararında borçlunun adının yer almadığı ancak ödeme emrinde yer aldığı, şikayetçi borçlunun adının ihtiyati haciz kararına tavzih kararı ile eklendiği ve bu tarihler arasında şikayetçi borçlu aleyhinde takip işlemleri yapılmış olduğu anlaşıldığından mahkemece; HMK'nun 33. maddesi gereğince şikayetçi borçlunun adının yer almadığı ihtiyati haciz kararına dayanan işlemlerin iptaline karar verilmesi gerekirken icra takibini de kapsar şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Çatmanın geminin işletilmesiyle ilgili olması sebebiyle deniz alacağı doğurduğu ve bundan dolayı ihtiyati haciz talep edilebileceği-
4603 s. K. gereği yeniden yapılandırma süreci içindeki ihtiyati haciz isteminde bulunan Türkiye Halk Bankası A.Ş.'nin yeniden yapılandırma süresini uzatma yetkisinin Bakanlar Kurulu'na verildiği, Bakanlar Kurulu'nun da yeniden yapılandırmaya ilişkin süreyi 25.11.2010 tarihinden itibaren 5 yıl uzattığı, ihtiyati haciz kararı talebinin bu 5 yıllık süre içinde yapıldığı, 5230 s. K. mad. 11'e göre yeniden yapılandırma sürecinde ihtiyati haciz taleplerinde teminat şartı aranmayacağı belirlendiğine göre, ihtiyati haciz talebinde bulunan banka lehine kanuna dayalı olarak teminatsız ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekeceği-
İhtiyati haciz talebine konu çeklerin ihtiyati haciz isteyen alacaklıya rehin cirosu ile geçtiği, çekin rehin cirosu ile devrinin yasak olduğundan bahisle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmadığı-
İhtiyati haczin dayanağı sözleşmede yetkili mahkeme düzenlendiğinden, yetki itirazının yerinde olmadığı-
TBK. 586/1 gereğince, maddede sözü edilen koşullar oluştuğunda alacaklının asıl borçlu lehine verilen ipoteğe el atmadan müteselsil kefilleri takip etmesinin mümkün olduğu-Kefilin kendi kefaleti için değil, asıl borçlu için ipotek tesis etmesi de kefile başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinden, asıl borçluya yapılan ihtarın da sonuçsuz kaldığının anlaşılmasına göre, mahkemece ihtiyati haciz talebinin kabul edilmesi gerekeceği-