Sıra cetveline itiraz davasında, gemi alacaklısı hakkının yasa gereği hacizli ve rehinli alacaklardan önce geleceği ve geminin satışı halinde de bu alacaklardan önce ödeneceği-
İptal edilen ilk sıra cetvelinden sonra İcra Müdürlüğü’nce 06.10.2009 tarihinde yeni bir sıra cetveli düzenlendiği, davacının alacağın esasına ilişkin iddialarını ilk düzenlenen sıra cetveline karşı, yasal 7 günlük itiraz süresi içinde ileri sürmemesi nedeniyle, yeni sıra cetveline karşı da yöneltemeyeceği-
Sıra cetvelinin; kesin hacizlerle, ihtiyati hacizlerin kesin hacze dönüştükleri tarihlere göre düzenleneceği- İhtiyati tedbirler, sıra cetveline alınmayacağından, ihtiyati hacizler ise tasarrufun iptali davasının karara bağlandığı tarihte kesinleşerek bu tarihe göre, sıra cetvelinde yer alarak, İİK. mad. 268 şartlarında, önceki hacizlere iştirak edeceklerinden, sıra cetveline yönelik uyuşmazlığa bakan mahkemece; davanın taraflarınca açılan tasarrufun iptali davalarında tapu sicil müdürlüğüne yazılan yazıların ve dolayısıyla tapuya verilen tedbir şerhleri içeriklerinin, taşınmazın devrini engelleme amacını güden "ihtiyati tedbir" mi, yoksa "ihtiyati haciz" mi olduğunun belirlenmesi gerektiği- İhtiyati tedbirin sonradan ihtiyati hacze dönüştürülmesinde, ihtiyati tedbirin konulduğu önceki tarihin değil, ihtiyati haczin tapuya işlendiği tarihin dikkate alınması gerektiği- Sıra cetveline, borçlu ile alacaklının anlaşarak, üçüncü kişilerden mal kaçırma kastı ile gerçekte mevcut olmayan bir alacağın oluşturulduğu iddiası ile itiraz edildiğinde, ispat yükünün davalı alacaklıda olduğu ve.davalı alacaklının, alacağının varlığını ve miktarını usulüne uygun delillerle ispatlamak zorunda olduğu- Alacağın temliki halinde temlik edene karşı ileri sürülebilecek iddiaların temlik alana karşı da ileri sürülebileceği; temlik alanın da, temlik edenin dayandığı hukuki sebeplere dayanabileceği- Alacağın mevcut olmadığının anlaşılması halinde, davalıya sıra cetvelinde ayrılan payın, öncelikle davacının alacağının ödenmesine tahsisine (İİK.m.235’e kıyasen) karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, davalı alacağının sıra cetveline ayrılan paydan daha fazla olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin yerinde olduğu-
Şikâyetçinin hem sıraya ve hem de esasa yönelik itirazları bulunduğundan inceleme görevinin genel mahkemelerde olduğu-
Sıra cetveline itiraz davalarının, kural olarak kendilerine para isabet eden üst sıradaki alacaklılara ya da aynı derecede hacze iştirak edilen diğer alacaklılara karşı açılabileceği, bunlar dışındaki alacaklılara karşı dava açılmasında hukuki yararın bulunmadığı-
Mükelleflerin fabrika, imalathane, ticarethane, şube, satış mağazası ve depolarında mevcut ilk madde, yarı mamul ve mamul madde stokları, üçüncü şahıslara satılmış veya rehnedilmiş olsa dahi, KDV ile zam ve cezalarının teminatı hükmünde olup, bedellerinden ilk önce sözü edilen hazine alacağının tahsil olunacağı-
Mahkemece, kıymet takdiri istemenin İİK.’ nun 106 ve 111. maddelerindeki süreleri kesmeyeceği, şikâyetçinin iki yıllık süre geçtikten sonra satış istendiği, haciz düştükten sonra istenen satışa itiraz edilmediği gerekçesiyle şikâyetin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-