3. HD. 17.11.2016 T. E: 20196, K: 12889-
Ticari nitelikteki abonelik sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit davasının asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği-
3. HD. 17.11.2016 T. E: 16102, K: 12882-
Değişik tarihli kullanılan kredilerden haksız olarak tahsil edilen dosya masrafı alacağının iadesine ilişkin davada,iadesi istenen kredilerden birinin, genel nakdi ve gayri nakdi kredi olduğu, birinin ise taşıt kredisi ve rehin sözleşmesi olduğu ve bu kredilerin ticari kredi mi yoksa genel kredi mi olduğu irdelenmeksizin tüketici kredisi olarak kabul edildiği; davacının taşıt kredisine istinaden ticari mi, yoksa hususi mi bir araç edindiği ve bu kredilerin niteliğinin dosya kapsamından anlaşılamadığı görüldüğünden, mahkemece davacı tarafından davalı bankadan çekilen anılan kredilerin niteliğinin ticari olup olmadığı araştırılarak ve gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak karar verilmesi; çekilen krediler arasında ticari kredi söz konusu ise ticari krediler yönünden Tüketici Mahkemelerinin görevli olmadığı dikkate alınıp, bu konudaki talebin tefrik edilerek karar verilmesi gerektiği-
Trafik kazasında yaralanan üçüncü şahsa Güvence Hesabı tarafından ödenen maluliyet tazminatının rücuen tahsili istemine ilişkin davada davalı gerçek kişi olup uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklandığından görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu-
İpoteğin fekki, maddi tazminat ve cezai şartın tahsili istemi-
Konut kredisi nedeniyle haksız olarak tahsil edilen alacakla ilgili açılan itirazın iptali davasında, bilirkişi raporunda davalı bankadan söz konusu kredi sözleşmesinin talep edildiği ancak sözleşmeye ulaşılamadığı gerekçesiyle dava konusu kredi tüketici kredisi kabul edilerek inceleme yapılmasının hatalı olduğu- Dava konusu kredinin niteliği anlaşılamadığından, mahkemece, davalı bankadan dava konusu krediye ilişkin sözleşme ve diğer belgeler getirtilerek ve gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, kredinin ticari olup olmadığı tespit edildikten sonra karar verilmesi gerektiği-
Sigorta şirketine kazanın ihbar edildiğine dair bir iddia, bilgi ve belge bulunmadığı durumlarda davalı sigorta şirketinin en erken dava tarihinde temerrüde düştüğünün kabul edilmesi gerektiği- Islah edilen kısım için ıslah tarihinden, ıslah öncesi talep için dava tarihinden itibaren faizle sorumlu tutulmasının doğru olmadığı- İhtiyari dava arkadaşlığında kabul edilen tazminat yönünden her bir davacı yararına ayrı ayrı vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği- Sağ kalan kişilerin muhtemel yaşam sürelerinin tespitinde PMF tablosu kullanılmakta olup, işleyecek dönem hesabında da %10 artırma ve %10 eksiltme yöntemine göre hesaplama yapılması gerektiği- Davacılara kurum tarafından bağlanan gelirin rücuya tabi olduğu, bu durumda rücuya tabi gelirin mahsubu yoluyla tazminat hesaplaması yapılması gerektiği
Tarafların kişiliği yönünden ticari nitelik bulunmayan olayda zamanaşımına uğramış bonoya ilişkin davanın Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görüleceği-
Avukatlık mesleğini ifa eden davacılar tacir olmadığı gibi, aynı baroya kayıtlı birden çok avukatın mesleki çalışmalarını bir arada yürüttüğü avukatlık bürosunun da, ticari işletme olmadığı-