«İstihkak davasının konusuz kaldığı»ndan söz edilebilmesi için; takip konusu borcun ödenmesi, alacaklının takipten feragat etmesi, alacaklının haczi kaldırması, haczin düşmesi, takibin iptali, yasal süresi içinde satış istenilmemesi, borçlunun iflasın karar verilmiş olması gibi nedenlerin gerçekleşmiş olması gerektiği–
İİK’nun 97 ve 99. maddelerinin uygulanması ile ilgili şikayetler hakkında icra mahkemesince verilen kararların temyiz edilebileceği–
Mahkemece, talep olmasa bile, yargılama giderlerine kendiliğinden hükmedileceği–
İİK. 97/VIII. maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasında mahkemece davacı-karşı davalı üçüncü kişi ile borçlu arasındaki satışın danışıklı olup olmadığının araştırılması, satışa konu aracın satış tarihindeki gerçek değerinin bilirkişi vasıtasıyla saptanarak, ivazlar arasında önemli fark olup olmadığının tespit edilmesi, ivazlar arasında önemli fark varsa başkaca yön araştırılmaksızın «satış tasarrufunun iptaline», «istihkak davasının reddine» karar verilmesi, önemli fark yoksa İİK’nun 280. maddesinin koşullarının varlığının araştırılması gerekeceği–
Temyize konu dava değerinin İİK. 363/II’deki parasal sınırı aşması halinde, icra mahkemesinin kararının temyiz edilebileceği–
Mahkemece «takip konusu borcun ödenmesi nedeniyle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına» şeklinde karar verilmiş olması halinde -«davanın reddi» koşulu gerçekleşmediğinden- davacının tazminatla sorumlu tutulamayacağı–