Kamulaştırma bedeli alacaklarına -17.10.2001 tarihinden itibaren 4709 s.K:’nun 18. maddesi ile değiştirilen Anayasa’nın 46/son maddesi uyarınca- «kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranına göre» faiz talep edilebileceği -Uyuşmazlık halinde, bu faiz oranının ne olduğunun Maliye Bakanlığı’ndan sorularak araştırılması gerekeceği- Alacaklının takip talebinde, oran belirtmeksizin «yasal faiz» talep etmiş olması halinde de ayni işlemin yapılması gerekeceği–
Uyarlama davası sonucunda takdir edilen avukatlık ücreti ve yargılama giderleri ile bunların faizlerine ilişkin ilamların kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağı–
Sadece icra müdürlüğünün hatasından kaynaklanmayan şikayet konusu olaylardan başvuru harcı alınması gerekeceği–
Boşanma davası sırasında -MK 169 uyarınca- takdir edilen tedbir nafakasının, boşanma kararının kesinleşmesi ile sona ereceği–
Uyarlama davasında verilen kararların, infazı için kesinleşmiş olmasının gerektiği–
Takip konusu ilamda taşınmazın aynına ilişkin bir uyuşmazlık bulunmaması (taraflar arasında mülkiyete yönelik bir uyuşmazlık bulunmaması) halinde (davalının elatmasının önlenmesine ve ecrimisil ve kal’e, suya yönelik elatmanın önlenmesine kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminata ve taşınmazın yol olarak terkinine, kamulaştırma nedeniyle tapu kaydının iptaline, fuzuli işgal nedenine dayalı el atmanın önlenmesine ve ecrimisile, bina girişinde izinsiz ve kaçak olarak projeye aykırı şekilde yapılmış olan tadilatın kal’ine, kiralanmış taşınmazın tahliyesine, taşınmaz üzerinde bulunan muhtesata, ipotek bedelinin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına dair) verilen kararların, taşınmazın aynına ilişkin sayılamayacağı ve bu nedenle kesinleşmeden takip konusu yapılabileceği–
«İlamın kesinleşip kesinleşmediği» hususunu icra müdürünün kendiliğinden gözetmeyeceği–
Olumsuz (menfi) tesbit davasının red ile sonuçlanması halinde, ilamda hükmedilen % 40 inkar tazminatının alacaklı tarafından ayrı bir takibe konu edilebileceği–