Bütçe Kanunlarında yer alan –ilama bağlı borçlar hakkındaki- faiz oranlarının –Beledeyie, TC. Ziraat Bankası, SSK, Toplu Konut İdaresi, İSKİ, Vakıflar Genel Müdürlüğü, TEDAŞ gibi- Genel Bütçeye dair olmayan ve Katma Bütçeli İdare konumunda bulunmayan kuruluşlar hakkında uygulanmayacağı–
İlamların infaz edilecek kısmının “hüküm bölümü olduğu”; hükmün içeriğinin aynen infazının zorunlu olduğu, bu nedenle icra hakiminin, ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip olmadığı–
Takibe konu ilamda hükmolunan avukatlık ücretinin, müteselsil sorumlu olan davalılar yararına redde göre tayin edilmiş olması halinde “müteselsil sorumlu olanlar aleyhine açılan davanın reddinde, red sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek vekalet ücretine hükmolunacağı” –beş davalıdan biri olan- borçlu idarenin, her bir davalı için, vekalet ücretinin 1/5’i oranında sorumlu olacağı–
Takip dayanağı ilamın ‘karar başlığında’ adı yazılı olmamakla birlikte, ‘hüküm bölümünde’ davalı olarak gösterilen şikayetçi borçlunun takip konusu alacaktan sorumlu tutulabileceği–
İcra emrinin borçlu asile tebliğinden sonra borçlu vekilinin yasal süresi içinde icra mahkemesine başvurarak ‘tebligatın asile gönderildiğinden bahisle icra emrinin iptali yanında, takibin esası ile ilgili itirazlarının da ileri sürmüş olması halinde adı geçenin artık ‘tebligatın usulsüzlüğü nedeniyle icra emrinin iptaline’ talep etmesinde hukuki yararının bulunmayacağı–