İlamın infaz edilecek kısmının ‘hüküm bölümü’ olduğu, icra hakiminin, ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip olmadığı–
İlamın hüküm bölümünde infaza yönelik herhangi bir karar verilmeyerek ‘sulhun tasdiki’ ile yetinilmişse, icra mahkemesinin ve icra müdürünün, yorum yolu ile ilamın infaz edilecek kısmını belirleyemeyeceği; karşılıklı edimleri içeren, şarta bağlı sulhun icra yoluyla infaz kabiliyeti bulunmadığı–
İlamdaki vekalet ücretinin vekil ile asil arasındaki iç ilişkiyi ilgilendirdiği, vekilin ancak alacaklı asil adına vekalet ücretini borçludan isteyebileceği–
Mahkemece ‘tazminat alacağının yasal faizi ile tahsiline’ karar verilmiş olması haliinde, bu tazminat alacağına -3095 sayılı kanunun 1. maddesinde öngörülen- ‘Merkez Bankasına kısa vadeli işlemlerde öngördüğü iskonto faiz oranları’nın uygulanması gerekeceği–
Nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemli olarak açılan dava sonunda hükmedilen vekalet ücretinin, takip kesinleşmeden icraya konulamayacağı–
Bütçe Kanunlarında yer alan –ilama bağlı borçlar hakkındaki- faiz oranlarının –Beledeyie, TC. Ziraat Bankası, SSK, Toplu Konut İdaresi, İSKİ, Vakıflar Genel Müdürlüğü, TEDAŞ gibi- Genel Bütçeye dair olmayan ve Katma Bütçeli İdare konumunda bulunmayan kuruluşlar hakkında uygulanmayacağı–
Alacaklı lehine ‘eda hükmü’ içermeyen ilamların alacaklı tarafından takip konusu yapılamayacağı-