Dava konusu alacağın cari hesap alacağına dayandığı, İİK'nın 67/2. md. anlamında alacak likit bilinebilir olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
İrsaliyelerde teslim alan kısmında araç plakası ve altında isim yazılı olup, mahkemece söz konusu aracın ve teslim alanın davalıyla ilgisinin araştırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, teslim alan kısmındaki imzanın davalının yetkilisi ya da çalışanına ait olup olmadığı belirlenmeksizin usulsüz olarak çıkartılan isticvap davetiyesi uyarınca, ayrıca bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere takibe eklenmeyen 2 faturayla ilgili sevk irsaliyesi ve teslim belgesi bulunmaması dikkate alınmaksızın eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği-
Davalının cirosuyla davacıya teslim edilen çeklerin banka aracılığıyla da ödenmediği sabit olup, çeklerin davalıya iade edilmemiş olması halinde akıbetlerinin ne olduğunun davacı tarafından açıklanması gerekeceği-
İ.İ.K.'nun 67/2. maddesi uyarınca davalı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davacının icra takibinde haksız olmasının yanı sıra kötü niyetli olduğunun da kanıtlanması gerekeceği-
Davacının alacağının 32.405,75 TL olduğu dava ile takip tarihlerinden sonra davalıya 31.907,00 TL'lik çek verilerek ödendiği sabit olduğundan, davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmayıp bakiye 498,75 TL bakımından itirazın iptâli ile takibin devamına karar verilmesi gerektiği- Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline, davalı icra takibinde talep edilen asıl alacağın tamamına itirazında haksız ve alacak likit olduğundan takip tarihinin 6352 sayılı Kanunun İİK'nın 67/II. maddesine göre yürürlüğe giriş tarihi olan 05.07.2012 tarihinden önce olması sebebiyle %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği-
Dava konusu tasarruflar ilk borcun doğum tarihinden sonra yapılmış olup, bu tasarruflar ile geçici aciz belgesi arasında iki yıllık sürenin geçmemiş olduğu görüldüğünden tasarrufların iptali davasının reddine karar verilmesinin hatalı olduğu- Tasarrufun iptali davasına, itirazın iptali davasının sonucunun beklenmesi gerektiği-