Dava konusu tasarruflar ilk borcun doğum tarihinden sonra yapılmış olup, bu tasarruflar ile geçici aciz belgesi arasında iki yıllık sürenin geçmemiş olduğu görüldüğünden tasarrufların iptali davasının reddine karar verilmesinin hatalı olduğu- Tasarrufun iptali davasına, itirazın iptali davasının sonucunun beklenmesi gerektiği-
Davacının alacağının 32.405,75 TL olduğu dava ile takip tarihlerinden sonra davalıya 31.907,00 TL'lik çek verilerek ödendiği sabit olduğundan, davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmayıp bakiye 498,75 TL bakımından itirazın iptâli ile takibin devamına karar verilmesi gerektiği- Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline, davalı icra takibinde talep edilen asıl alacağın tamamına itirazında haksız ve alacak likit olduğundan takip tarihinin 6352 sayılı Kanunun İİK'nın 67/II. maddesine göre yürürlüğe giriş tarihi olan 05.07.2012 tarihinden önce olması sebebiyle %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği-
Davacı bankanın genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağı likit (bilinebilir, belirlenebilir) nitelikte olduğundan mahkemece davacı lehine hükmedilen miktar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken bu yönde olumlu veya olumsuz karar verilmemesi doğru görülmediği gibi davacı banka lehine hükmedilen karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenmesi gereken vekalet ücreti miktarının hatalı hesaplanmasının da isabetsiz olduğu-
Davacı vekilinin karar düzeltme dilekçesindeki beyanı ile, davacı bankanın yazısı ve ekindeki çek dökümleri ve iade tarihlerini gösteren belge açıklamalarının çelişki oluşturduğu, mahkemece oluşan bu çelişkinin davacı bankaya açıklattırılarak, giderilmesi ve varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Zamaşımına uğramış çeke taraflar arasında temel ilişki bulunması halinde yazılı delil başlangıcı olarak dayanılabileceği-
Mahkemece yapılacak işin, davalı tarafından ödeme savunması kapsamında verilen çek bilgilerine göre araştırma yapılıp, konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmak ve tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle varılacak uygun sonuç çerçevesinde karar verilmesinden ibaret olduğu-
İşçinin prime hak kazanması için prim ödenmesi için gerekli dönemin sonuna kadar çalışması gerekmeyeceği, işyerinde çalışılan süreyle sınırlı olarak prim isteyebileceği- Toplu iş sözleşmesi veya bireysel sözleşme olmadan da fiili uygulamayla verilen primin "iş şartı" niteliğinde olup, işveren tarafından tek taraflı olarak kaldırılamayacağı veya azaltılamayacağı- İşe iade davasının sonucu olan dört aylık ücret ve haklara primin de dahil olduğu- Prim alacağına en yüksek mevduat faizi uygulanacağı- Devamlılık arz eden prim ödemesinin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınacağı, prim alacağının zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğu-
İ.İ.K. 67. maddesinde değişiklik yapan 6352 sayılı Yasanın değişikliğe ilişkin maddesi Resmi Gazetede yayımlandığı 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe girdiği ve İİK.'nun 67/2.maddesindeki düzenleme emredici olup, kamu düzenini ilgilendirdiğinden yürürlüğe girdiği andan itibaren derhal etkisini göstereceği ve tamamlanmamış tüm hukuki durumlara uygulanması gerekeceği-
Davalı savunmasının dayanağı olan çekler ile yapılan ödemelerin davacı şirkete yapılan ödemeler olarak kabulünü gerektirir yeterli delil bulunmadığı halde mahkemece somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-