Davacı yanca takibe dayanak yapılan faturaya ilişkin irsaliyenin nakliyeciye düzenlendiğinin görüldüğü, ispat külfeti davacı yanda olup faturaya konu malların davalı ya da çalışanına teslim edildiğinin usulüne uygun delillerle kanıtlanması gerekeceği-
İtirazın iptali davalarının, takibe sıkı sıkıya bağlı olup, uyuşmazlığın icra takibine dayanak yapılan belgelerle sınırlı olarak incelenip çözümlenmesinin gerekeceği; mahkemece takip ve dava konusu edilmeyen faturalar inceleme konusu yapılarak hüküm kurulmasının hatalı olduğu, takip ve dava konusu edilen faturalarla ilgili araştırma ve inceleme yapılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Kart çıkaran kuruluşlar (bankalar) tarafından kart hamilleri aleyhine açılan davalarda 01.10.2011 tarihinden önceki davalar bakımından dava değerine göre sulh veya asliye hukuk, bu tarihten sonraki davalarda ise dava değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğunun kabulü gerekeceği- Tacirlere verilen kredi kartları bakımından 6762 s. TTK. mad. 4/1-6 (6102 s. TTK. mad. 4/1-f) gereğince, ticari dava tanımına uygun olarak 5. madde uyarınca asliye ticaret mahkemelerinin görevli olacağı; kredi kartı uyuşmazlığından doğan davanın, 5411 s. Bankacılık Kanunu’nun 142/1. maddesinde öngörülen kurum, kuruluş, ya da bankalar tarafından açılması halinde görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu- 28.11.2013 t. ve 28835 s. Resmi Gazete'de yayımlanan ve yayımı tarihinden itibaren 6 ay sonra yürürlüğe gireceği öngörülen 6502 s. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un yürürlüğe girmesinden sonra oluşacak banka kredi kartı uyuşmazlıklarında ise görevli mahkemenin, anılan kanunun 3/1-k-j, 4/3, 73/1, 83/2 ve geçici 1. maddelerinde yer alan hükümler çerçevesinde belirleneceği-
Kira alacağının tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
Kart çıkaran kuruluşlar tarafından kart hamilleri aleyhine açılacak davalarda 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanacağı-
Alacaklardan biri çekişmeli olsa dahi takas beyanında bulunulabileceği- Tarafların her ikisinin de para alacağı talep etmesi ve bir başka mahkemede derdest olan davalı tarafça açılmış bulunan cezai şart alacağına ilişkin dava ile eldeki bu dava aynı sözleşmeden ve ticari ilişkiden kaynaklandığından, dosyaların birleştirilip görülmesi ya da açılmış olan o davanın bekletici sorun sayılması gerekeceği-
Kira sözleşmesinin devri nedeniyle ödenen paranın sözleşmenin ifasının imkansız hale gelmesi üzerine iadesi amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
İtirazın iptali istemine ilişkin davada, dava konusu para olup, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3’üncü kısmına göre davalı yararına takdir edilecek vekalet ücretinin nisbi olarak hesaplanması gerekirken, maktu olarak belirlenmesi doğru değil ise de bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
20.6.2011 tarihinde icra takibine başlandığı gözetilerek, 20.6.2011’de yürürlükte olan İİK’nun 67/2 maddesine göre davalı yararına %40 oranında tazminata hükmedilmesi gerekirken, %20 oranında tazminata hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Takibe süresinde itiraz edilmiş olduğu dosya içeriğinden ve icra hukuk mahkemesi kararından anlaşıldığı halde, itirazın iptali davasında mahkemece işin esasına girilmeden red kararı verilmesinin hatalı olduğu-